'Başkanlık Türkiye'yi kamplaşmaya doğru itiyor'

Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu: "Başkanlık Türkiye'yi kamplaşmaya doğru itiyor"

'Başkanlık Türkiye'yi kamplaşmaya doğru itiyor'

Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Başkanlık’ ısrarını eleştirerek, ‘Bu kadar acil problem ve dış tehdit varken başkanlık gündeme gelmesi gereken en son konu’ dedi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Türkiye’nin de yer aldığı bölgenin yeniden şekillendirildiğini, kendi stratejimizi belirlemezsek Ortadoğu’nun bölünmesine engel olamayacağımızı belirterek, AKP’nin bölge politikalarını eleştirdi. İl Başkanlığı üyeleriyle Antalya Öğretmenevinde gazetecilerle bir araya gelen Karamollaoğlu, şöyle konuştu: Yeni bir taktik uygulanıyor. Bu hengamede nerede olacağımızı bir türlü belirleyemiyoruz. Kör dövüşü yapıyoruz. ‘Geliyorum’ diyen tehlikeler var. Ortadoğu kan gölüne döndü. Türkiye ABD’nin gazına geldi ve Suriye direnişine katıldı. Ancak Rusları kimse hesap etmedi. İran da devreye girince muhaliflerin başarılı olma şansı ortadan kalktı. Suriye’de böyle olacağı ve kan gölüne gireceğimiz belliydi. Başladığımız yere döndük. Kendi stratejimizi belirlemezsek Ortadoğu’nun bölünmesine engel olamayız.

EKONOMİ ÇIKMAZ SOKAK

Türkiye’nin birilerine dayanmadan Ortadoğu’da kendi başına politika izleme imkanını kaybettiğini ileri süren Karamollaoğlu, Türkiye’nin müttefiklerini belirlemede büyük hata yaptığını vurguladı. Karamollaoğlu, şöyle devam etti: Sırtımızı dayadığımız ülkeler bizi arkamızdan hançerliyor. Hükümet de bunu kabul etti. Son dönemde yeniden İsrail ile dostluk kurduk. Dış tehdit varken başkanlık sistemi gündeme gelmesi gereken en son konuydu. Bizi kamplaşmaya doğru itiyor. Halbuki biz onu körükler bir tavır sergiliyoruz. İç politikamızda ekonomide geldiğimiz nokta çıkmaz sokak. Varlık Fonu adeta yokluk fonu. Fon dediğimiz şey bizim kıymetlerimiz. Ne kadar birikmiş değerimiz varsa hepsi pazarlanıyor. IMF’nin getirdiği şartlardan daha beter şatlar getirir. Darboğazın içindeyiz. Ekonomimiz canlanmıyor. Doğu Anadolu boşalıyor. Tarım politikaları yanlış. Fabrika neredeyse kalmadı.

YANIT YERİNE İFTİRA

Türkiye’nin en büyük sorununun ne yapacağını bilememesi olduğunu söyleyen Karamollaoğlu, “Hükümet olmak ‘Posta koymak’ demek değil. Benim söylediklerim karşısında ya ‘Uyduruyorsun’, ya da ‘Biz bunun tedbirlerini aldık da senin haberin yok’ derler. Beni Kandil’dekilerle aynı safa koymanın mantığı yok.

Ben Kandil’le hiçbir zaman ayna safa düşmedim” diye konuştu. Hükümetin problemlerle ilgileneceğine başkanlık sistemiyle uğraştığını ileri süren Karamollaoğlu, şöyle devam etti: “Referandumda ‘evet’ de ‘hayır’ da çıksa hiçbir şey değişmeyecek. Cumhurbaşkanı her şartta zaten etkili. Sadece Cumhurbaşkanının partili olması geliyor. Zaten Cumhurbaşkanı partili gibi davranıyor. Maalesef kutuplaşma Meclis’e sıçradı. Türkiye’de kaos var. Bir problemi önleyeceğim derken başka bir problem yaratıyorsunuz. Başkanlık sisteminde adalet mekanizmasını oluşturabilecek problemler doğacak. İktidar herhangi bir şekilde bir mesele ile suçlanırsa hakimlerin vereceği karar o zaman önem tutar. Türkiye’de böyle bir endişe var.

KAMPANYA YOK

Referandum öncesi tavır ve söylemlerin zamanla yumuşayacağını düşündüğünü anlatan Karamollaoğlu, siyasetçilerin buna mecbur olduğunu söyledi. ‘Hayır ‘oyu vereceklerle ortak çalışmayacaklarını vurgulayan Karamollaoğlu, “Kampanya yapmayacağız çünkü masraf getiriyor ve ayrıca gerilimi artırıyor. Ortamlarda ‘hayır’ dediğimizi dile getiriyoruz. Kimseyle bir araya gelip ortak bir çalışma yapmak istemiyoruz” dedi.

 

Tarih:
Diğer Haberler