Ankara Zirvesi: ABD ve PKK için Sonun Başlangıcı

Ankara Zirvesi'nin Astana'dan en önemli farkı, ABD ve PKK’nın bölgedeki varlığını ortadan kaldıracak somut adımlar üzerinde anlaşmaya varılması.

Ankara Zirvesi: ABD ve PKK için Sonun Başlangıcı

Türkiye, Rusya ve İran’ın Suriye krizinin çözümü için yaptığı Ankara Zirvesi, bölgenin geleceği için bir dönüm noktası niteliğinde. Aslında Zirve, Astana’yla başlayan ve Soçi, Ankara, Tahran’da başlayan üçlü zirvelerin devamıydı. En önemli farkı, ABD ve PKK’nın bölgedeki varlığını ortadan kaldıracak somut adımlar üzerinde anlaşmaya varılması.

Dolasıyıla Zirve’den çıkan en önemli sonuç: ABD ve PKK için son başladı!

Tarihi Ankara Zirvesi’nin öne çıkan başlıklarını sizler için özetliyoruz.

SURİYE'NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ KIRMIZI ÇİZGİ

Türkiye, Rusya ve İran, ABD'nin Suriye topraklarının %25’ini halen kontrol eden PKK-PYD’yi devletleştirme girişimini kastederek Suriye’nin toprak bütünlüğü ve egemenliğine aykırı bütün adımların karşısında olduklarını vurguladı.

Siyasi çözüm için Cenevre sürecine ve BM’de ortaya koyulan yol haritası dışlanmadı. Fakat çözümün gerçek muhatabının bütün taraflarıyla Suriye halkı ve bölge ülkeleri vurgulandı. Anayasa Komitesi için çalışmalara başlanması için mutabakata varıldı.

ABD ve PKK’YA KARŞI ORTAK TAVIR

Zirve’den çıkan 14 maddelik ortak bildiride PKK-PYD’nin paravanı SDG’nin “gayrımeşru öz yönetim teşebbüsleri dahil olmak üzere terörle mücadele kisvesi altında sahada yeni gerçeklikler yaratılmasına dair her türlü girişim” reddedildi. Suriye’de istikrarı bozan ve toprak bütünlüğünü tehdit eden ABD’nin Golan tepeleri üzerine tavrı eleştirildi ve İsrail’in askeri saldırganlığı kınandı.

Ruhani, ilk defa PYD’yi terör örgütü olarak nitelendirdi ve ABD’nin Suriye’yi bölmeye çalıştığını vurguladı. Erdoğan, “bölgedeki en büyük tehlike PKK-PYD’dir” dedi. Putin de PKK’nın paravan örgütü SDG’yi kastederek Fırat’ın batısında Suriye’nin toprak bütünlüğünü tehlikeye atan adımların karşısında olduklarını söyledi.

ABD’SİZ ÇÖZÜM MUTABAKATI

Zirve öncesi Suriye yönetimi, siyasi çözümün önkoşulu olarak öne sürülen genel affı ilan etti. Ayrıca Suriye, BM’ye yolladığı mektupta PKK-PKK’yı “ABD ve İsrail’in hizmetinde, ayrılıkçı terörist örgüt” olarak tanımladı. Suriye’nin bütün topraklarının terör unsurlarından arındırılacağını vurgulayarak PKK-PYD’yi hedef tahtasına oturttu.

Siyasi çözüm için oluşturulan ve muhaliflerin de yer aldığı Anaya Komitesi için uzun süredir müzakere edilen katılımcı listesi, nihayet Zirve ülkeleri tarafından onaylandı. ABD’nin güdümünde olan PKK-PYD gibi ayrılıkçı terör örgütleri dışarıda bırakıldı.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın ilan ettiği genel af ve Anayasa Komitesi listesinde sona gelinmesiyle siyasi çözüm için en somut ilerleme kaydedildi. İran Cumhurbaşkanı Ruhani, en geç 2021’e kadar Suriye’de seçim için uygun atmosferin yaratılmasını öngördüklerini ifade etti.

İDLİB DÜĞÜMÜNÜN ÇÖZÜLMESİ

Bölge ülkelerinin barışı sağlaması için çözülmeyi bekleyen en önemli mesele, İdlib düğümü. Daha önce Rusya ile mutabakatla oluşturulan “çatışmasızlık bölgesi”, silahları büyük oranda susturdu ancak beklenen sonucu vermedi. Bu zamana kadar üç ülkenin de terör örgütü olarak gördüğü HTŞ (Hizbul Tahrir Şam) hala İdlib’in %75’ini kontrol ediyor.

Suriye ordusu ve Rusya’nın İdlib’teki silahlı unsurlara düzenlediği harekatlar, Türkiye’nin tepkisini çekti. Türk ordusunun kurduğu gözetleme bölgeleri menziline uzanan bu müdahalelerden bazıları Türkiye’nin denetimindeki grupları da hedef aldı.

Erdoğan’ın 27 Ağustos’ta gerçekleşen Rusya ziyaretinde İdlib meselesine çözüm bulunamamıştı. Dün gerçekleşen Ankara Zirvesi’nde ise İdlib mutabakatındaki ihlallerin ve anlaşmazlıkların giderilmesi için somut adımlarda uzlaşmaya varıldı.

TÜRKİYE’NİN ATMASI GEREKEN ADIMLAR

Bütün gelişmeler, Türkiye’nin uzun zamandır değiştirdiği Davutoğlu dış politikasının son kalıntılarını da tasfiye etme noktasına geldiğini gösteriyor.

ABD ve PKK’ya karşı bölge ülkelerinin irade birliği güçlü bir şekilde sağlandı. Şimdi sıra, çözüm için ABD’nin sızdığı İdlib gibi çatlakların kapatılmasına geldi.

İdlib Türkiye’nin denetimindeki silahlı unsurlardan arındırılarak Suriye devletine teslim edilmelidir.

Türkiye daha fazla zaman kaybetmeden, Esad düşmanlığından vazgeçmeli, Suriye devleti ve Beşar Esad ile doğrudan görüşmelere başlamalıdır. PKK-PYD’ye bitirmek için, terör örgütüne son 1,5 ayda 1000 TIR silah yardımı yapan ABD’yle güvenli bölge oluşturmak yerine sahadaki en meşru güç olan Suriye ordusuyla iş birliği yapılmalıdır.

Bu adımların sonunda, Trump’ın bölgeden çekileceğini açıkladığı ABD unsurlarının tamamen def edilmesi ve ABD desteğinden mahrum kalan PKK-PYD’nin tarihe gömülmesi vardır.

ABD ve PKK-PYD’den arındırılan bölgede nihayet bir barış ve iş birliği kuşağı oluşturulur. Emperyalist savaşın harap ettiği bölgenin yeniden inşası, turizmden enerjiye ekonomik ilişkilerin canlandırılması, bütün bölge milletlerine huzur ve refah getirecektir.

Daha fazla zaman kaybetmeyelim, Atatürk’ün dış politikasına geri dönelim.

tgb.gen.tr

Tarih:
Diğer Haberler