Armağan'ın Kalemi Kime Çalışıyor?

ABD, Türk milletini kendi tarihinden koparmaya çalışmaktadır. Bu uğurda Mustafa Armağan’dan daha iyi bir yoldaş olamazdı herhalde.

Armağan'ın Kalemi Kime Çalışıyor?

YAZAR

Dün 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 104.yıl dönümüydü. Milletimize yeni zaferler kazandırma görevini önüne koyan Türk gençliği olarak, Çanakkale’nin bağımsızlık mücadelemizdeki önemini görmekteyiz. Bu günlerde niyetler kendisini göstermekte, açığa çıkmaktadır. Hayatının ciddi bir kısmını tarihi tahrif etmeye adamış, “derin” şahsiyet Mustafa Armağan, iki yıl önce Çanakkale ile ilgili yazmış olduğu yazıdaki ifadelerini tekrar gündeme getirdi.

Sicilinde FETÖ ile derin bağları bulunan Mustafa Armağan, belli ki geçmişinde yaptığı çıkışlardan rahatsız değil. Buna Fethullahçılarla geçmişte kurduğu ilişkiler de dahil. İki sene önce yazmış olduğu yazıda ne diyordu Armağan?

“Bir dakika! Yani Ruşen Eşref'e 'biraz anlattığı' hücumda asker mevcudunun onda birini mi kaybetmiş Mustafa Kemal? İlerleyememiş. Ve bu bir başarısızlık değil, öyle mi?... Rakamı doğru kabul edelim, toplam 2 bin şehidin yarısından fazlasını (1,193 kişiyi) Mustafa Kemal'in başında bulunduğu 19. Tümen vermiştir.”
Atatürk düşmanlığıyla gözü bürünmüş olan Mustafa Armağan’ın hezeyanlarla yazdığı bu yazının tamamında benzer ifadelerin olduğunu göreceksiniz.

19 Mayıs 1915 tarihindeki taarruzun faturası Armağan’a göre Mustafa Kemal’e kesilmelidir. Armağan bu tarihte gerçekleşen harekatın gizlendiğini söylemektedir ancak aksi durum söz konusudur. Mustafa Kemal, 19 Mayıs 1915 tarihindeki başarısız taarruzu saklamamış, gizlememiş Arıburnu Muharebeleri Raporu1 hazırlamış, Türk Tarih Kurumu da bu raporu yayınlamıştır. 19 Mayıs taarruzunun özü şudur:

Kuzey Grubu ve 3.Kolordu Kumandanı Esat Paşa tarafından M.Kemal’in başında bulunduğu 19.Tümen Kumandanlığı’na taaruz talimatı verilmiştir. Taarruz sessiz bir şekilde süngü kullanılarak yapılacak, baskınla birlikte düşman geriletilecektir. Düşman kuvvetlerinin Türk kuvvetlerinden üstün olması sonucunda taarruz başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

Başarısızlıkla sonuçlanan taarruz bir cephede gerçekleşmiştir ve savaşın toplam gidişatında gerilemeleri beraberinde getirmemiştir. Muharebelerde kaybetmek de kazanmak kadar mümkündür. Kütahya-Eskişehir muharebelerinde kaybeden Türk ordusu, Sakarya Meydan Muharebesi ve Büyüz Taarruz gibi muharebelerden alnının akıyla çıkmıştır. Armağan’ın takıldığı mesele de zaten bu değildir.

Türk Ordusunun Mağlubiyetinden Zafer Çığlığı Atanlar

Mustafa Armağan için önemli olan Türk ordusunun zaferleri veya mağlubiyeti değildir. Mustafa Kemal ve kuvvetleri mağlup olduysa, bu durum Armağan gibilerin zafer naraları atması için yeterlidir. Çanakkale Kahramanı, Kurtuluş Savaşımızın önderi ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bu zihniyetlerin en büyük korkusudur. Atatürk devrimlerinin gerçekleştiği atılım yılları Armağan gibilerce “zulüm dolu yıllar”dır.

Atatürk’e ve devrimlerine nefretle yaklaşan bu gerici-Fethullahçı zihniyet, Milli Kurtuluş Savaşı’nı da önemsiz görmektedir. Mustafa Armağan’a göre Yunanların Anadolu’yu işgal etmesiyle, Kemalistlerin Anadolu’yu işgalden temizlemesi arasında fark yoktur. Kurtuluş Savaşı’nı sırf Mustafa Kemal önderliğinde gerçekleştiği için desteklemekten bile geri dururlar.

Gülen’in Aslanı Mustafa Armağan

18 Mart’ın yıl dönümünde bir tarihçinin üzerine düşen görev, o savaşta üstün başarılar göstermiş bir komutana saldırmak mıdır, yoksa Çanakkale’nin tarihimizdeki öneminden bahsetmek mi? Mustafa Armağan, hayatını Türk milletinin bağımsızlık mücadelesine adamış Mustafa Kemal’e ağzından salyalar akıtarak saldırmayı seçmiştir. Çünkü Mustafa Armağanlara verilen görev budur. Görev kimden gelmektedir? Bu sorunun cevabı için Armağan’ın siciline bakmak yeterli.

Mustafa Armağan, 1995-2015 yılları arasında 20 yıl boyunca Fethullahçıların Zaman gazetesinde çalıştı. Yani AKP-FETÖ çatışmasının başladığı 17-25 Aralık 2013 tarihindeki operasyonunun öncesinde ve sonrasında Zaman gazetesinde görevini yapmaktaydı. 2000-2002 yıllarında FETÖ’cü Diyalog Avrasya dergisi genel yayın yönetmenliğini yaptı. Fethullahçıların kanalı olan Mehtap TV’de bir süre “Tarih Aynası” adında program yaptı. Fethullah Gülen’in onursal başkanlığını yaptığı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nda yayın bölümü yöneticiliğini üstlendi. Gülen ile ilgili “Medya Aynasında Fethullah Gülen-Kozadan Kelebeğe” ve “Diyaloğa Adanmış Hayat” adında iki kitap yazarak Fethullah’a methiyeler düzmekten geri kalmadı.

Armağan gibilere bu görev, FETÖ’nün ipini elinde tutan ABD’den verilmektedir. ABD, Türk milletini kendi tarihinden koparmaya çalışmaktadır. Bu uğurda Mustafa Armağan’dan daha iyi bir yoldaş olamazdı herhalde.

Fethullahçıların Devri Geride Kaldı!

ABD emperyalizmiyle işbirliği yapan PKK ve FETÖ yapılanmaları bugün ezilip çözülmektedir. ABD, Türk milletini hala tehdit etmekte, bölmeye çalışmaktadır. Atatürk’e yapılan saldırıların millet bölmekten başka bir amacı olamaz.

Daha önceleri bilim yuvası üniversitelerimize girmesine izin vermediğimiz Mustafa Armağan’ın çabası boşadır. Armağanlar yalanlarıyla birlikte tarihin çöplüğünde yerini alacaktır. Türk gençliği olarak, Atatürk’ün başlattığı bağımsızlık ve kurtuluş mücadelemizi zafere ulaştıracağız.

 

Okan Özkan

TGB Genel Sekreteri

 

Dipnot:

1. Atatürk’ün Bütün Eserleri Cilt:1 (1903-1915), Kaynak Yayınları, Ankara, Eylül 2015, s. 275.

tgb.gen.tr

Tarih:
Diğer Haberler