Bölücülüğün Payandası Sosyal Demokrasi

TGB Sakarya İl Başkanı Utku Güngör yazdı...

Bölücülüğün Payandası Sosyal Demokrasi

Her insanın küçük yaşlarda anımsadığı küçük anlar vardır, o anlar hiç akıldan silinmez. O anları adı gibi aklından çıkarmaz. Doksanlı nesil büyüklerinden ne zaman sosyal demokrasiyi duysa özgürlükçü,eşitlikçi tanımları aklına getirirdi. Bu kavramların hepsi sosyal demokrasi ile birleşirdi. Ve sonunda insan, sosyal demokrasinin nereden geldiğini merak etmiyor değildi. Nazım’ın o güzel dizeleriyle sormak istiyorduk. ‘’ Kimdin, nerden geldin ve ne yapardın ‘’ ...


Birde Pkk yöneticisi Bese Hozat’ın yaptığı açıklama eklenince, insan sosyal demokrasiyi araştırmadan edemiyor. Pkk yönetici Bese Hozat, Türkiye’de devrimleri yapan parti Chp’nin , kürt meselesi konusunda sosyal demokrat kanadın olumlu yaklaştığını ve bu kanadı önemsediğini belirtiyor. Bu kanadın yaptığı işleri ise, teröre karşı yapılan operasyonlarda Pkk’nın söylemleriyle birleştiğini söylesek yanlış olmaz diye düşünüyorum. Burada küçük bir ayrıntı olmakla beraber, esasında çok önemli bir yere vurgu yapıyor. ‘’ Sosyal demokrat, belirli bir sol kültürden geliyor , bu yaklaşım o kültürün kazanımlarıdır ‘’. (1)


Bese Hozat’ların Sosyal Demokrasisi

Bese Hozat’ın ve günümüzdeki sosyal demokrasinin tarihsel mirasları nereye dayanmaktadır? Bu soruyu sormadan, günümüzdeki sosyal demokrasinin geldiği konumlanışı iyi göremeyiz. Özellikle 1848 yılı işçi sınıfı açısından devrim rüzgarlarının estiği bir seneydi. Avrupa’yı kasıp kavuran devrim İsviçre ve Sicilya’daki ayaklanmalardan sonra Fransa’da krallığı yıktı . (2)

Fakat ne yazık ki, devrim dalgası kısa bir süre sürdü. İşçi sınıfını bastırmak için oluşturulan yüz binden fazla ordu Paris’teki işçi sınıfının direnişini kırdı. Bu konu hakkında detaylı bilgiyi ‘’ Sosyal Demokrasi’nin Öyküsü ‘’ adlı kitabında detaylı bir şekilde görmekteyiz. Biz ise, bu konuyu detaylı bir şekilde girmek yerine sosyal demokrasinin geri dönüş sürecini ve bugünkü konumlanışını ele alacağız.

Sosyal Demokrasi’de İki Çizgi

Özellikle 20.yy ‘ın sonlarında sosyal Demokraside iki çizgi mücadelesi ortaya çıktı. Bunlardan birincisi üretim araçlarının toplumsallaştırılması için, kapitalizmle mücadele edilmesi gereken tezdi. İkinci görüş ise, kapitalizmle uyumlu, doğu halklarını sömüren emperyalist politikaları destekleyen ve kendi ülkesindeki işçi sınıfını , doğudaki işçi sınıflarından kazandığı kazançla çelişkilerini azaltan tezdi.

İşçi sınıfının aldığı yenilgiler, gelişen kapitalist ülkelerinin, ekonomistleri açısından da büyük dersler çıkardı. Sömürüden kazandıkları kazançların bir kısmını kendi ülkelerindeki işçi sınıfı ile paylaşarak, Avrupa’daki işçi sınıfının çelişkilerini yumuşattılar. Özellikle birinci dünya savaşıyla beraber, sosyal demokrasi paylaşım savaşını desteklemiş, Osmanlı devletinin paylaşılmasına katkı sunmuştur. Hatta görmekteyiz ki batı ülkelerindeki sosyal demokrat örgütler, Taşnak partisinin Osmanlı’daki faliyetlerini de desteklemişlerdir.


Mustafa Kemal Sosyal Demokrat mıydı?

Bu soruya şuradan başlamak gerekir. Mustafa Kemal , batılı sosyal demokratlarla mı ulusal kurtuluş savaşını verdi, yoksa Rusya ile beraber mi? Bunun için detaylı bir tarih bilgisine bile gerek yoktur. Herhalde Sovyet- Türk ilişkisini bilmeyen yoktur. Sosyal Demokrasinin Türkiye’deki savunucularına da baktığımızda , savundukları tezlerde kapitalizm ile uyumlu hareket ettiğini belirtmektedirler. Aynı zamanda devrimcilikten uzak , reformcudurlar . İnsanlığın ilerleme sürecindeki sancılı süreçleri yaşamaması gerektiğini hem de devrimin kaçınılmazlığı tezini reddederler. (3)

Kemalizm’in teorisyeni olarak bilinen Mahmut Esat Bozkurt’ta bu anlayışı cepheden reddeder. Mahmut Esat Bozkurt’un sözlerine kulak vermek gerekir. ‘’ Sosyal ve ekonomik anlamda ilerleme evrimde değil, devrimdedir ‘’ . Keza bu görüşü Mustafa Kemal de savunur ve insanlığın ilerleme süreçlerinde sancılı süreçlerin yaşanmasının zorunluluk olduğunu belirtir. (4)

Günümüzde Sosyal Demokrasi

Sosyal demokrasinin devrimciliğini ve karşı devrimciliğini görmek açısından bugüne bakmakta fayda vardır. Özellikle Sovyet bloğunun yıkılmasıyla beraber emperyalist bloğun hedef aldığı ulus devletlere karşı açılan savaşlarda sosyal demokratlar, başrol oynamaktadır. Ortadoğu’da uygulanan etnik ve mezhepsel siyaseti desteklemişler ve bunu çok kültürcülük adı altında birleştirmişlerdir.

Avrupa’da Irak İşgali’ni onaylamışlardır. Libya’da Nato uçakları uçarken, o uçakların pilotları olmaya can atmışlardır. (5) Günümüze baktığımızda ise Türkiye’de sosyal demokrasi, Avrupa Birliği uyum sürecini desteklemiş ve desteklemeye devam etmektedir. Türkiye’de Selahattin Demirtaş’ın deyimiyle proje partisi olan Hdp’nin kuyrukçusu olmuş, yerel yönetimler özerklik şartını desteklemişler ve Bese Hozat’da bu durumu takdir etmiştir.

İşte Bese Hozat’ın dediği sosyal demokrasinin kazanımlarının kökleri de burada yatmaktadır. Avrupa’da kapitalizmin payandası olan sosyal demokrasi, günümüzde karşı devrimci karakterini devam ettirmektedir.

Utku GÜNGÖR
TGB Sakarya İl Başkanı


Kaynaklar: 1-) http://odatv.com/pkkdan-chp-kurultayi-aciklamasi-1901161200.html
2-) Yıldırım Koç Sosyal Demokrasi’nin Öyküsü Sy. 58
3-) http://www.sosyaldemokratchp.org/?page_id=41
4-)Kemalist Devrimin Felsefi Kaynakları Sy. 32
5-)http://baguler.blogspot.com.tr/2014/09/alt-oku-sosyal-demokrasiye-krdrma.html

Tarih:
Diğer Haberler