İnönü’ye Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği

Yalnızca İsmet İnönü değil bütün milli kahramanlarımız üzerinden polemik yaratmak milleti böler ve derinden yaralar.

İnönü’ye Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği
Gözen Esmer
Gözen Esmer
YAZAR

Bir dipnot ile başlıyoruz yazımıza. Yazımızın başlığını Ahmet Taner Kışlalı’dan ilham alarak attık. Ahmet Taner Kışlalı ikinci cumhuriyetçilere ve gericilere karşı kalemiyle savaşırken şehit edildi.

7 Ekim 2018 Pazar günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptığı açıklamada Cumhuriyet Devriminin önderlerinden İsmet İnönü’nün bir fotoğrafını elinde tutarak şu sözleri söyledi:

"İşte görüyorsunuz, elindeki bayrak dikkat edin Türk bayrağı değil. Elindeki bayrak Amerika. Bu da İnönü. Bunların geçmişi hep böyle. Dün neydi ki bugün ne olacak? Yaptıkları iş bu. Bunu elinde niye taşıyor? Bu bir teşekkürname, bunun için taşıyor.”

Cumhurbaşkanının daha önceden de İsmet İnönü’ye yönelik ifadelerine ve sözlerine tanık olmuştuk. Onlara tekrardan burada yer vermeyeceğiz.

Bu sözlerin sahibi Türkiye’ye yönelen tehditlerin ya tam olarak farkında değil ya da farkında olarak bu ifadeleri kullanarak Türk Kurtuluş Savaşını yöneten ve Cumhuriyet Devriminin ikinci adamı olan İnönü’ye saldırıyor.

Öncelikle belirtmek lazım Türkiye bugün ABD emperyalizmi ve onun güdümündeki bölücü ve irticai kuvvetlerle bir savaş içinde. Üstelik bu savaş hemen hemen her cephede. Ve bu savaş mekan olarak, sadece sınır boylarında veya ülke topraklarının kilometrelerce uzağında değil, ülkenin tam ortasında başkentinde de veriliyor.

Dolayısıyla bu savaş Türkiye’ye bir zorunluluğu dayatıyor. O zorunluluk ise ABD emperyalizmine karşı  milletimizin en geniş kesimini seferber etmek. Ve özellikle 15 Temmuz’u yaşatan irticai kuvvetlerin başı olan FETÖ’ye karşı cumhuriyetin kazanımlarını korumak. Ancak fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller yaratarak Türkiye’de emperyalizmin saldırılarını göğüsleyebiliriz.

Cumhurbaşkanı AKP’nin neden Türkiyeyi yönetemeyeceği sorusuna aslında bu açıklama ile cevap veriyor. Çünkü İsmet İnönü’ye saldırmak demek Atatürk’e ve esasında AKP’nin “Eski Türkiye” diye nitelendirdiği Cumhuriyet Devrimi’ne saldırmak demek.

Ancak görüldü ki Türkiye’de o Cumhuriyet yaşadığı için ABD’ci Fethullahçı darbe girişimi bastırıldı. Ve o gece AKP Genel Merkezi’ne Atatürk resimleri asıldı. O Cumhuriyet yaşadığı için Türkiye bugün Cumhurbaşkanının yaptığı açıklamada belirttiği milli savunma hamlelerini yapabiliyor. Ve o Cumhuriyet yaşadığı için Anadolu köylüsü Mehmetçik olup dünyanın sayılı ordularından birini teşkil ederek ABD’nin koridorlarını darmadağın edebiliyor.  Cumhurbaşkanı Erdoğan ya bu gerçeği görmüyor ya da görmek istemiyor.

Öte yandan Erdoğan İnönü’nün yerli ve milli olmadığını söylüyor. Oysa bu gerçek dışı hatta iftira sayılacak ifade Türkiye’nin menfaatini gözetmekten öte Türkiye’nin iç bütünlüğüne zarar veriyor.

 Erdoğan’ın açıklamasında bahsettiği fotoğraf İsmet İnönü’nün 1964’teki Kıbrıs meselesinde ABD’ye rest çekmesinin ardından Amerika ziyareti esnasında çekilmiştir. O fotoğrafta İnönü’nün elinde Türk Bayrağı ve ABD bayrağı vardır. İnönü’nün o dönemden bize bıraktığı miras, bugün Türk dış politikasının parolası olmuştur: Yeni bir dünya kurulur, Türkiye orada yerini alır.

Türkiye bugün yeni dünyada saygın yerini çoktan almaya başladı. Türkiye'nin Atlantik sisteminden kopmaya başladığı bir süreçteyiz. Bu süreçte yapılan bu açıklamalar Türkiyeyi yeniden Atlantik sistemine bağlamak isteyenleri, Türkiye'nin AB kapısında kul olmasını isteyenleri heveslendirmekten başka ne işe yarar?

 İsmet İnönü’nün milliliğini ve vatanseverliğini tartışmaya kalkışmak bile bir utançtır.

Kurtuluş Savaşında düzenli orduyu kurarak ve yöneterek Türk Milletini zafere ulaştıran kadroların en önde gelenlerindendir. İsmet Paşa Türkiye’nin çıkarlarını Lozan’da sonuna kadar savunarak bu büyük fedakarlığın kazanımlarını da tüm dünyaya kabul ettiren heyetin başındadır.

İkinci Dünya Savaşındaki hamleleriyle Türkiye’yi taviz vermeden ve savaşa katılmadan ayakta kalmasını sağlayan da odur.

Dolayısıyla bugün Türkiye'de iktidar olanların büyük devrimci önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ten ve İsmet İnönü’den feyz alması gerekirken onlara ve “Eski Türkiye” yakıştırmasıyla Cumhuriyet Devrimleri’ne saldırması  kabul edilemez.

Yalnızca İsmet İnönü değil bütün milli kahramanlarımız üzerinden polemik yaratmak milleti böler ve derinden yaralar. Türkiye’nin bugün en çok ihtiyacı olan ise milli kahramanlara sahip çıkmak ve milletin Kurtuluş Savaşı ruhunu yeniden kazanmasını sağlamak. Erdoğan'ın açıklamaları milleti birleştirmeye değil bölmeye yarıyor. Ve elbette bu açıklamalar en çok Türkiye'nin verdiği mücadeleyi baltalamak isteyen bozgunculara, ABD’nin ülke içindeki beslemelerine fırsat doğuruyor.

Hükümetin gerek Cumhuriyet ile olan sorunları, dış politikadaki yalpalayışları ve ekonomideki piyasacılık anlayışı bir yığın sorunu ve tutarsızlığı doğurmaktadır. AKP bu ideoloji ve söylemler ile İsmet İnönü’yle hesaplaştığını sanarken aslında bu zor zamanlarda Türkiye’yi yönetebilecek konumda olmadığını göstermektedir.

Son söz: İsmet İnönü demir leblebi gibidir. Onun tarihsel kişiliği bu tür saldırılardan etkilenmez ama çiğnemeye kalkanların dişleri zarar görür.

 

Kaynakça:

1. http://www.hurriyet.com.tr/gundem/cumhurbaskani-erdogan-inonunun-elinde-turk-bayragi-yok-abd-bayragi-var-40979406

2. Ahmet Taner Kışlalı, Atatürk’e Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği,İmge Kitabevi

 

Gözen Esmer

TGB Ankara İl Yöneticisi

DTCF Birim Örgüt Başkanı

tgb.gen.tr

Tarih:
Diğer Haberler