YAZAR
Suriye'nin kuzeyinde ordumuzun yürüttüğü Fırat Kalkanı Harekatı başarıyla sürerken diğer yandan da Suriye Ordusu ve Rusya pek çok bölgeyi IŞID'in elinden kurtardı. Dün ise Halep'in kuzeyinde ilerlemeye çalışan PYD'li teröristler TSK'nın hava saldırıları sonucunda durduruldu. 200'e yakın terörist etkisiz hale getirildi. Suriye Ordusu yakın zamanda Halep'in de kurtarılacağını ilan etti.
Yeni Cephe: Musul
Suriye'de bölge ülkelerinin işbirliği ile Amerikan koridoru engellenip, teröristler bozguna uğratılıp, zaferler kazanılırken Amerikancı cephe elbette boş durmuyor. Üst üste kazanılan zaferleri hazmedemeyen Batı, bir yandan Rusya ve Suriye'yi 'savaş suçlusu' ilan etmeye çalışırken diğer yandan da siyasetleriyle ve propagandasıyla terör gruplarına alan açıyor. Türkiye'ye, Rusya'ya ve Suriye'ye diş geçiremeyen Amerika ise Suriye'nin kuzeyinde engellenen İsrail Koridorunu sağlama almak için yeni bir cephe açtı: Musul cephesi.
Musul'u 3 bölgeye ayırarak özerk bir eyalet yapmayı hedefleyen Amerika, Irak'ı Şii, Sünni ve Kürt bölgesi olmak üzere 3'e bölme planını devreye soktu. Bu plan Akdeniz'den bir koridor açarak kurulması hedeflenen 'İkinci İsrail' projesine dayanmaktadır. Amaç; Amerikan-İsrail Koridorunun Musul'dan başlayarak Doğu Akdeniz'e ulaşmasıdır. Dolayısıyla Musul'un bölünmesi demek Irak'ın, Suriye'nin, Türkiye'nin bölünmesi demektir. Musul'un bölünmesi demek Amerikan-İsrail Koridorunun sağlama alınması demektir.
Amerika'nın Musul Hedefleri
Bu amaç doğrultusunda Musul'dan gelebilecek güncel tehdidi şu şekilde maddelendirebiliriz:
1. Amerika Musul operasyonuna PKK'yı da dahil etmeye çalışmaktadır. IŞİD'den temizlenen bölgelere PKK yerleştirilerek Amerikan Koridorunun ilk ayağının oluşturulması hedeflenmektedir.
2. Musul operasyonunun yol açacağı göç dalgası ile karşı karşıya kalacaktır Türkiye ve bu göç dalgası ile birlikte terör gruplarının da Türkiye'ye giriş yapma olasılığı bulunmaktadır.
3. Musul şu an kuşatıldı fakat Batı tarafı açık bırakılarak Suriye'ye doğru bir koridor oluşturuldu . IŞİD'in bu koridordan Suriye'ye Rakka ve El Bab'a giriş yapması bekleniyor. Dolayısıyla Fırat Kalkanı Operasyonunu yürüten TSK, IŞİD ile karşı karşıya gelecektir. Diğer yandan Halep'i kurtarmaya çalışan Rusya ve Suriye de dikkatini buraya yönlendirmek durumunda kalacaktır. Amerika böylelikle Suriye'deki operasyona dahil olarak Rakka operasyonunu kumanda etmeyi hedeflemektedir.
Bu maddelere baktığımızda Amerika'nın Musul operasyonu ile hedeflediği tablo daha da netlik kazanmaktadır.
* Irak'ı bölmek.
* IŞİD'i Suriye'de terör örgütlerine karşı başarılı operasyonlar yürüten TSK'nın ve Rusya'nın üzerine sürerek operasyonları zayıflatmak.
* IŞİD'den temizlenen bölgelere PKK güçlerini yerleştirerek Amerikan-İsrail Koridorunu sağlama almak.
Türkiye'nin Görevleri
Öyleyse, bu tabloda Türkiye'nin üzerine düşen görevler de hayati önem taşımaktadır.
1. Musul konusunda atılacak adımları Irak Hükümeti ve İran başta olmak üzere bölge ülkeleriyle işbirliği içerisinde yürütmek. Ve bu işbirliği ile PKK'nın Musul'da hakim kılınmasını engellemek.
2. Amerika'nın Musul'u bölmesine izin vermemek. Irak'ın toprak bütünlüğünü savunmak.
3. Musul'da yaratılan mezhep çatışmalarına dahil olmamak.
4. Fırat Kalkanı Operasyonundan taviz vermemek.
5. Amerika'ya karşı sergilediği kararlı tavrı devam ettirmek.
Emperyalist cephenin kendine alan açma arayışında olması anlaşılırdır. Çünkü Suriye'de kaybediyorlar. Amerikan koridoru engelleniyor. Büyük Ortadoğu Projesi tarihe gömülüyor. Ve bölmeye çalıştıkları Batı Asya ülkeleri birleşerek milli devletlerine, milli ordularına sahip çıkıyor. Amerika kendisini bilerek ve isteyerek bir cendereye soktu ve açıkça görülüyor ki bu cendereden çıkış şansı yok. Evet onlar adına 'Ortadoğu bataklığı' ya da 'Ortadoğu cenderesi' diyorlar. Biz ise yükselen Batı Asya Uygarlıkları diyoruz. Batı Asya Uygarlıkları 'kağıttan kaplan' ı yeniyor, yenecek!
Elif İlhamoğlu
TGB Genel Başkan Yardımcısı/Uluslararası İlişkiler Bürosu Başkanı
tgb.gen.tr