Zamanı Aşkla Örmek

Neo-liberalizm sömürgenin sınırlarının ortadan kalktığı, her alana yayıldığı,birkaç elde toplandığı ve boyut değiştirdiği çağdır.

Zamanı Aşkla Örmek

YAZAR

İletişim aracı, bir önceki iletişim araçlarından daha kolay,hızlı ve şeffaf iletişim sağlamaya yarıyorsa yeni medya olarak adlandırılır.Enformasyon teknolojileri olarak da adlandırılan yeni medyanın bize gösterilmeye çalışılan tarafı sosyal hayatı kolaylaştırmak iken, yeni medya bazen görünenin ötesinde sosyal dünya olarak yapay kişilikleri yine yapay bir dünyayla eşleyebiliyor.1
Bütün dünyayı saran bu yeni iletişim tekniklerinin gündelik yaşantımıza ciddi yansımaları vardır.Hayatımızın her alanını kaplayan bu yeni medya dönemini, somut olanın yerini simülasyona bıraktığı zaman olarak tanımlayabiliriz.
Son yıllarda tüm dünyada olduğu gibi özellikle Türkiye’de de sosyal medyaya fazlasıyla ilgili.Hatta günün 3-4 saatini sosyal medyada değerlendiren kişi sayısı oldukça arttı.2


Ufak bir hesap yapmak gerekirse..
Uyku ve yemeğe günde ortalama 10 saat ayırdığımızı düşünelim.
Okula ya da işe gittiğimizi de varsayarsak 8 saatimiz daha gider.
Geriye kalan 6 saatin 3-4 saati de şüphesiz sosyal medyaya ait.
Peki geriye ne kaldı ?
Kitap okumak, yeni kimseler tanımak, sosyal medyanın dışında yeni üretim alanları oluşturmak, spor yapmak, dünyayı somut olan verilerle sorgulamayı deneyimleyebilmek için 2-3 saat…


**********


Herşeyin müthiş bir hızla tüketildiği yeni bir çağ yaşıyoruz.Neo-liberal çağ.
Neo-liberal çağda, zaman da aynı hızda tüketiliyor. İnsan her gün kendini farklı bir şeye programlasa da, bunu gerçekleştirecek zamanın kalmadığını görüyor ve bu durumda sistemin programına uymak kaçınılmaz bir hal alıyor.Bunun sonucunda ,zamanın seni sancıya mıhladığı yere,zamanın hapishanesine çakılıyorsun,neo-liberalizm çağında.
Neo-liberalizm sömürgenin sınırlarının ortadan kalktığı, her alana yayıldığı,birkaç elde toplandığı ve boyut değiştirdiği çağdır.Bu çağda sömürge, insan beyninin sınırlarını da aşıyor ve zaten kıt olan zamanını da sömürüyor.
Böylece,emeğin yapı taşı olan zaman için sömürünün şekli değişiyor.

ZAMANIN İLACI


Zaman bir ilaçtır.Ve devrimcinin yegane silahıdır. Şüphesiz bu ilaca; irade,çalışma azmi ve umudu eklemek,bir devrimcinin güzel bir gelecek kurma mücadelesi için doğru formül olacaktır. Bu formülün etkisini göstermesi için zamanı geldiğinde yeterli kuvveti biriktirmiş ve örgütlenmiş olmakta elbette şarttır. Ancak böyle bir karışım yumruklarımızı nasırlaştırır ve doğru an geldiğinde emperyalizmin kafasında patlayabilir!
Bu formül tarihle, kanla, ezilenin ezene karşı binlerce yıllık mücadelesiyle sınanmıştır. Türkiye’nin biricik formülüdür bu. Aydınlığa çıkışımızdır.Emperyalizm destekli gericiliği ve bölücülüğü ülkemizden def etmenin, emperyalizmi yerle yeksan etmenin formülüdür.
DEVRİMCİYE DÜŞEN GÖREV: ZAMANI AŞKLA ÖRMEK…
Tarih boyunca insanlık aşkı tanımlamaya çalışmıştır. Devlet yıkmış,destan yazmış, çölleri aşmış, dağları delmiştir aşk.Nazım’da Piraye ,Cemal Süreyya’da Üvercinka olmuştur.Bilim onu hormonlarla açıklamaya çalışmıştır…
Peki devrimci aşk nedir?
‘’Aşkı umut eden,aşkın sonsuz olmasını dileyen kalbimizdir.
Aşkın süresini ise kalbin saati belirler.
Kalbin saati başkadır.
Dünyevi değildir.
Güneş sistemiyle bütün bağlarını koparmıştır.
Kalbin saati sonsuzluğa ayarlıdır.
Aşk, sonsuz zamanın bilincidir.’’3


Devrimci aşk, zamanı aşkla örgütlemek, mücadeleyi aşkla, yaptığı işleri ise sonsuz zamanın bilinciyle,kalbin o sonsuzluğa ayarlanan saatiyle örmektir.Dünyevi egoları bir kenara bırakarak,tek bir düstur ile insanlık mücadelesi vermektir. Süreklilik ve emek bu aşkı alevlendirecek ölçütlerdir.Çünkü devrimciler emekleriyle vardır. Bir ölçü kullanılması gerekiyorsa devrimcilik ,mücadele emeğidir.Emek ve zaman devrimci dönüşümün kendisidir. Zaman,devrim ile özdeşleşen emektir.Bu sebeple sonsuz zamanın bilinciyle emek vermelidir devrimci ve sonsuz düşünmelidir.Çünkü devrim bir sürekliliktir.Devrime duyulan aşk,sonsuz zamanın bilincidir.
Emperyalist sistem, enformasyon teknolojilerine zaman çalma makineleri görevi yüklemiştir,bu çağda.Devrimci o sonsuzluğa ayarlı bilinciyle sistemin önüne ancak ve ancak plan, strateji ve taktikle geçebilir.İşte bu sebeple, ’’ 24 saatlik bu zaman dilimini devrimci mücadele için en verimli nasıl kullanırım?’’ sorusu en devrimci sorudur.
Günümüz Türkiye’sinin en yakıcı sorunu ise emperyalizm destekli gericilik ve bölücülüktür. Gericilik ve bölücülük ile mücadele, emperyalizmle, emperyalizmin ideolojisi olan ve akılların tutulmasına sebep olan neo-liberalizmle mücadeledir.
Ve bu mücadelede başarı elde etmenin sırrı da , zamanı aşkla örmekten geçiyor.
Ki öyle de oluyor…
Ergenekon,Balyoz tertipleriyle sindirilmeye çalışılan Türk Silahlı Kuvvetleri(TSK) için,açılım süreci kapsamında Dolmabahçe görüşmeleri dönüm noktası olmuştur.Dolmabahçe görüşmelerinden sonra, ‘‘Kırmızı çizgiler aşılırsa gereğini yaparız’, ‘ülke bütünlüğü kırmızı çizgimiz’ şeklinde çıkış yapan TSK, 24 Temmuz 2015’ten bu yana bölücülüğe karşı mücadelede bir adım geri durmamış ve Cizre’de,Sur’da, Silopi’de, Nusaybin’de başarılar elde etmiştir.4 Bu başarılar sadece askeri açıdan değil, birleştiricilik açısından da önemlidir.Mehmetçiğimiz operasyonlar sırasında PKK’nın yıllarca zulüm götürdüğü Kürt halkına, devletin sıcaklığını,güvenliği ve huzuru götürüyor.TSK kardeşliği vatandaşlarımızla birlikte,zaman içerisinde aşkla örecek/örüyor.
Gericiliğe karşı mücadele noktasında,Cumhuriyet devrimimizin önderi Mustafa Kemal’in ,’’Gericiliği nerede görürsem göreyim; tepelerim, tepelerim, tepelerim!’’sözlerini görev bilen Türk Gençliği ve Türk Milleti her daim mücadele mevzisinin önünde yer almıştır.Geçtiğimiz günlerde İsmail Kahraman’ın açıklamalarıyla gündeme gelen Yeni anayasa, ’’Laik olmayan anayasa, Dindar anayasa’’ tartışmalarında Türk Gençliği yurt çapında eylemler yaparak ‘’Laikliği anayasadan çıkarttırmayacağız’’demiştir.5
Gericilik ve bölücülükle mücadele insanlık mücadelesidir.Emperyalizme karşı ezilen Türk Milleti’nin mücadelesidir.Bu sebeple bu mücadeleyi örmek yegane görevimizdir.
Bize unutturulmaya çalışılan 19 Mayıs’ları,29 Ekim’leri; o milletimizi birleştiren, gericiliği tarihe gömen günleri mücadele günü ilan etmek, meydanlara çıkmak Türk Milleti’nin görevidir.


**************


Türkiye Gençlik Birliği(TGB), on yıldır meydanlardan haykırarak, Atatürk’ün ilke ve devrimlerine sahip çıkarak bu görevin gereğini yerine getiriyor.Bu görevin gereğini kuruluşunun onuncu yılında TGB,19 Mayıs 2016 günü saat 12.00’da Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı’nı planladığı Şişli’deki evinin önünden, sonsuzluğa uğurlandığı Dolmabahçe’ye yürüyüş düzenleme işini önüne koyarak getiriyor.Yürüyüşün adı Birinci Vazife Yürüyüşü.Sebebi ise Gençliğe Hitabe’de saklı.Amaç, Mustafa Kemal Atatürk’ün Gençliğe Hitabe’sinde Türk Gençliği’ne verdiği birinci vazifeyi,Türk Milleti’ni ve Türk Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etme görevini yerine getirmek, gerici ve bölücü Yeni Anayasa’ya karşı mücadele de Türk Milleti’nin kararlılığını göstermek. Bu yürüyüş sonrasında da, gençliğin dinamizmini, heyecanını,neşesini ve ümidini perçinleyecek olan, ‘’97 Yıllık Ümidin Şöleni’’ saat 18.00’da Maçka KüçükÇiftlik Park’ta düzenleniyor.TGB ve TLB üyeleri bu 19 Mayıs etkinliklerini gece gündüz planlı çalışarak,her anı verimli kullanarak örgütlüyor.
TGB kurulduğu günden beri disiplinin,planlı çalışmanın,stratejinin ve taktiğin örgütlü gücü olmuştur. TGB, emeğin değerinin, zamanın öneminin farkında olan ve buna göre yaşayanların örgütüdür.Zamanın aşkla örüldüğü yerdir,TGB.Bu yönüyle en devrimci soru olan ’’24 saatlik bu zaman dilimini devrimci mücadele için en verimli nasıl kullanırım?’’sorusuna da yanıt veriyor.Hem de hakkıyla veriyor.


Son tahlilde Türkiye’de devrimci olmak,Türkiye Gençlik Birliği üyesi olmaktır diyebiliriz.Doğru zaman geldiğinde Türkiye’de devrimi yapacak kuvvet,bu süreci aşkla ören ,o birikime ,zekaya ve disipline sahip olan kuvvet ,Türk Gençliği’nin örgütlü gücü , Türkiye Gençlik Birliği’dir.

Kaynakça
1- http://www.slideshare.net/denizergurel/nedir-bu-yeni-medya
2- http://www.antikashop.com/blog/04/10/2013/sosyal-medya-ve-ego-tatmini
3- Hasan Yalçın,Zaman ve Aşk,Kaynak Yayınları,İstanbul,2014,s.51.
4- http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/necdet-ozel-kirmizi-cizgiler-asilirsa-geregini-yapariz-h50106.html
5- http://tgb.gen.tr/serbest-kursu/bulunur-kurtaracak-bahti-kara-maderini-19286

Tarih:
Diğer Haberler