
Türk gençliği, 150 yıllık devrim tarihimizin kırılma anlarında tarih sahnesinin en önünde yer almıştır. Karakteri ve doğası gereği, halkı ateşleyen, kitleleri harekete geçiren ve dinamik yapısıyla eylemlerin sürükleyicisi konumundadır. Bu karakter 1865 yılında Belgrad Ormanında kendini göstermiş, 1876 yılında I. Meşrutiyeti gerçekleştirmiş, 1908 yılında genç ve kararlı subaylar eliyle Hürriyet Devrimini okutmuş, Milli Mücadele yıllarında cephenin en önünde savaşmış ve 1968 yılında Samsun’dan Ankara’ya Mustafa Kemal yürüyüşünde Türk bayrağını gururla taşımıştır. İşte Türkiye Gençlik Birliği, bu büyük ve eşsiz birikimin bugünkü temsilcileridir.
Emperyalist saldırılar ülkemizi sadece siyasi ve ekonomik noktadan bölmeyi amaç edinmemiştir. Aynı zamanda sosyal ve kültürel ilişkilerimizi dizayn ederek kutuplaştırmaya çalışmaktadır. Türk gençliğini, emperyalizm eliyle milli kimliğinden ve benliğinden koparma çalışmaları yarım asırdır devam etmektedir. Arkada bıraktığımız dönemde milli bayramların bir dönem yasaklanması, Andımızın okullardan kaldırılması, eğitim sistemimizden Atatürkçülüğün azaltılması ve gençliği madde bağımlılığına hapsetme çalışmaları hep bu projeye hizmet etmektedir.
Türk gençliği, emperyalizmin bu denli kıskacındayken kendi milli kimliğini koruması ve bu saldırıları gerçekleştiren kuvvetlere karşı ortak bir mücadele yaratması kaçınılmazdır. İşte Türkiye Gençlik Birliği, Türk gençliğinin bu sorununa yanıt olmuştur. Peki, bu ortak mücadele hangi ilkeler ve hangi programda gerçekleşecekti?
Bu topraklarda yetişmiş, bu toprakların deneyimleriyle harmanlanmış Türk gençliği elbette onun değerlerine bağlı ve onun gerçekliğine uygun bir noktadan hareket edecektir. Ülkemizi yangınlardan, emperyalist planlardan ve bölünmeden kurtarmış Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının rotası, Türk gençliğinin rotasıdır. Bu rota nasıl 100 yıl önce ülkemizin bağımsızlığının ve bütünlüğünün teminatı olduysa bugünde bizleri kurtuluşa götürecek rotadır. Çünkü tehditler aynı merkezlerden gelmekte ve sorunlar benzer şekilde karşımıza çıkmaktadır.
Emperyalizm bir yandan terör örgütleriyle bir yandan ekonomik ve siyasi hamleleriyle ülkemizi tehdit etmekte ve onu tekrar bütün organlarıyla kendi denetimine almak istemektedir. Türkiye 2015 yılından bu yana ordusuyla, milletiyle bir direnç göstermekte ve bu saldırılara karşı koymaktadır. Türk gençliğinin bu siyasi atmosferdeki rolü tayin edicidir. Üniversiteleri ve liseleri bu saldırılara karşı koruma ve o merkezleri vatanseverliğin ve Atatürkçülüğün kaleleri haline getirmek birinci görevimizdir.
Üniversitelerimiz ve liselerimizde bu saldırılardan nasibini almaktadır. Gençliği milli kimliğinden koparma girişimleri bazen üniversite kürsülerinden bazen liselerdeki müfredat değişiklikleriyle karşımıza çıkmaktadır. TGB olarak bu pervasız saldırılara karşı savaş açıyoruz. Türk gençliğini sağ-sol demeden Atatürk İlke ve Devrimleri etrafında birleştiriyoruz. Ancak Atatürk’ün açtığı yolda ve gösterdiği hedefe ilerleyerek bu sorunların üstesinden gelebilir ve ülkemizi emperyalizme teslim etmeyiz.
Arkada bıraktığımız 12 yılda bu amaçla sayısız eylem ve yürüyüş gerçekleştirdik. Türkiye’ye yönelen tehditlere karşı kalkan olduk. Fakat biliyoruz ki görevimiz ve sorumluluklarımız çok daha büyük. Küresel saldırıların her geçen gün azmanlaştığı bir dönemde Türk gençliği olarak daha kararlı ve daha disiplinli bir şekilde yolumuza devam etmemiz gerekli. Emperyalizmi diz üstü çökertecek irade, Türk gençliğinin benzersiz tarihinde mevcuttur.
TGB olarak 5. Olağan Genel Kongremizi bu kararlılık ve disiplinle gerçekleştireceğiz. Emperyalist yaptırımlara, uluslararası dayatmalara ve Cumhuriyet’e yönelik saldırılara karşı her zaman tetikteyiz. Türk gençliğinin ortak mücadele teşkilatı TGB, bulunduğu alanlardaki mevziiyi bir adım daha ileri taşıyor. Zorlukların üstesinden el birliği ile geleceğiz. Hiçbir kuvvet bizleri yıldıramayacak, vatan mücadelemizden geri adım attıramayacaktır.
Hayata kendi ülkemizin penceresinden bakıyoruz. Ayaklarımızla bastığımız toprağa ve bu toprağın değerlerine sahip çıkıyoruz. Türk gençliğini daha güzel, daha aydınlık bir Türkiye için kongremize davet ediyor, TGB’de görev almaya çağırıyoruz. 30 Eylül Pazar günü Ankara Yenimahalle Dört Mevsim Tiyatro Salonunda buluşalım, birliğimize güç verelim.
Yıldırım Gençer
TGB Genel Başkan Vekili
tgb.gen.tr