ODTÜ ve öğrencilerin sorunları ile hiçbir ilgisi olmayan bazı grupların yarattığı iklime teslim olmak en başta ODTÜ’ye ve öğrencilerine zarar verir.

21 Mayıs 2018 tarihinde ODTÜ Üniversite Yönetim Kurulu ile Kredi ve Yurtlar Kurumu arasında imzalan protokol sonrası ODTÜ'ye bir KYK yurdu yapılacağı duyuruldu. İşlemlerin başlamasının ardından, gündeme olan gelişmeler üzerine fikirlerimizi kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.

ODTÜ'de Yurt İhtiyacı Hayati Önemdedir

Her sene yaklaşık 1500 ODTÜ öğrencisi okul içerisindeki yurtlara yerleşememekte. Hali hazırda 620 ODTÜ öğrencisi yerleşke içerisindeki yurtlara yerleştirilemediği için kampüs dışındaki KYK yurtlarında konaklamak durumunda. Yüzlerce öğrenci ise kendi imkanlarına mahkum durumda. ODTÜ yurtlarındaki bu kontenjan eksikliği özel yurtların ve ev sahiplerinin öğrencileri fahiş fiyatlara mecbur kılmasına yol açıyor ve öğrencilerin geçimini zora sokuyor. Her sene ODTÜ’ye yerleşen 3 bin yeni öğrenci var ve kontenjanlar her sene biraz daha artıyor. Bu veriler ve ODTÜ bünyesindeki kimi yurtların dönem dönem ihtiyacı karşılamak için koğuş sistemine dönüştürülmesi göz önünde bulundurulduğunda üniversite içinde yurt kapasitesinin arttırılması, ODTÜ için hayati bir ihtiyaç durumundadır.

Yapımına bugün başlanan yurtla beraber ODTÜ yurtlarının kapasitesi 7700 kişiden 9700 kişiye çıkarılarak yaklaşık yüzde 30 arttırılmış olacak. Tartışmaların merkezine oturan yurt projesinin yapılacağı “Kavaklık” alan, orman alanı statüsünde olmayan, yapılanmaya müsait ODTÜ Kampüs Alanı olarak daha önceden belirlenmiş durumda. Arazideki kavaklık, 3.000 dekar büyüklüğündeki tarlalarımızın da olduğu gibi uzun yıllardır gelir amaçlı kullanılmaktadır.

Türkiye’deki Saflaşma – ODTÜ’deki Saflaşma

Türkiye’nin bütün güncel saflaşmalarında olduğu gibi, ODTÜ’de yaşanan bu durum da aynı saflaşma çerçevesinde cereyan etmektedir. ODTÜ’yü temsil iddiasıyla ortaya çıkan ve konu aleyhinde çalışma yürüten bütün grupların sicili ve bölücü örgütlerle ilişkisi ve eylemsel birlikteliği ortadadır. Bu kendini bilmez gruplar, kaba bir devlet düşmanlığıyla, sözümüz ona “ODTÜ Savunması” adı altında, kendi varlıklarını sürdürürken, ODTÜ üzerindeki çeşitli çıkar gruplarının devamlılığı için yoğun emek sarfetmektedirler. Olaylar sırasında emniyet mensuplarımıza “fuhuş yap onurlu yaşa, şerefsizliğinizle yaşayın” gibi ifadelerle saldıran gruplar, ODTÜ’yü savunamaz. Kişisel reklamları için bu gruplarla ve bu çürümeyle el ele veren hiç kimse öğrencileri ya da doğayı savunamaz. ODTÜ, bir grup kendini bilmezin tekelinde değildir.

ODTÜ ve öğrencilerin sorunları ile hiçbir ilgisi olmayan bazı grupların yarattığı iklime teslim olmak en başta ODTÜ’ye ve öğrencilerine zarar verir. Yapay mücadele alanları yaratarak kendilerini var etmeye çalışan gruplarla, ODTÜ öğrencisi arasında kalın bir çizgi vardır. ODTÜ öğrencisi, vatanseverdir. Okuluna ve ülkesine sorumlulukla sahip çıkar. ODTÜ Rektörlüğü başta olmak üzere bu projeyi sürdürmekle görevli olan kamu kurumlarını göreve davet ediyoruz. Türkiye’yi ve ODTÜ’yü bu zararlı iklime teslim etmeyeceğiz!

TGB GENEL MERKEZİ

tgb.gen.tr

Tarih:
Diğer Haberler