“Bir gün İstiklal ve Cumhuriyeti savunmak mecburiyetine düşersen, göreve atılmak için içinde bulunduğun imkan ve koşulları düşünmeyeceksin.”

Atatürk’ün bu seslenişi biz Türk gençliğine birinci vazifemizi hatırlatıyor.

Ülken ve geleceğin için umutların var biliyoruz, bu umudunun bozuk düzenin kirli çarklarında eriyip gitmesine izin verme! Senin iradeni Amerikancılara, bölücülere, FETÖ kumpasçılarına, rantçılara teslim edenlere isyanın var, görüyoruz.

“Söz konusu vatansa, gerisi teferruattır” diyerek göreve atılan, vatanın en zor günlerinde en önde savaşan Genç Türkler mirasına sahip çık! Bu şanlı tarih bizlere Namık Kemallerin, Talatların, Enverlerin, Mustafa Kemallerin mücadelesinden mirastır. Türkiye Gençlik Birliği, Ata’sından aldığı vazifeyi yerine getirmek için göreve atılanların teşkilatıdır.

ABD emperyalizmi ve piyonu FETÖ kumpaslarla vatanseverleri hapsederken, yüzbinlerle “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” sloganlarıyla Silivri duvarlarını yıktık, tertipleri bozduk.

Milli bayramları yasaklatmadık, T.C’yi sildirmedik, milyonlarca yurttaşın seferberliğiyle bölücü açılıma meydan okuduk ve geçit vermedik.

Mehmetçiğimizin başına çuval geçiren katil Amerikan askerlerinden hesap sorduk, altı farklı yerde Amerikan conilerinin başına çuval geçirdik, ezilen dünyanın ve milletimizin gönlüne su serptik.

“Atatürk gençliği görev başında” parolamız oldu: Andımız’a sahip çıktık, evlatlarını PKK’dan kurtarmak için isyan eden Diyarbakır Anaları’nın omuz başında olduk, “Mecliste Terörist İstemiyoruz” talebini bayrağımız yaptık.

En doğumuzdan en batıya “Kardeşlik Köprüsü” kurduk, Cumhuriyet’in ışığıyla yetişecek kardeşlerimiz için okullara tuğla da koyduk, kütüphaneler de kurduk, spor ve sanat da taşıdık.

“Mavi Vatan”ı üniversitelerde, sokaklarda, meydanlarda anlattık; Doğu Akdeniz’de haklarımıza göz diken ABD-İsrail planlarını ortaya çıkardık.

Bizi bir kalıbın içine sokup etiketlemeye, ticari malzeme gibi pazarlamaya kalkan Z Kuşağı tanımını reddettik; “Z Kuşağı Değil Türk Gençliğiyiz” şiarıyla gençliği milli kimliğinden koparma projelerini çöpe attık. Bu sistem en çok gençlerin hayatından çalıyor; dışa bağımlı, borca batmış ekonomik sistemin acısını en çok gençler çekiyor. “Çalışan Gençlik Üreten Türkiye” için Atatürk’ün halkçı-devletçi programına sarıldık. Gençlerin yeteneğine göre iş ve gelecek sahibi olduğu Türkiye mücadelesini yükselttik.

Mücadele sürüyor, ülkemizin önündeki zorluklar ağırlaştı.

Vatan bizden görev bekler! TGB tüm başarılarında aynı değişmez gerçeğe sırtını dayadı:

Bu Topraklarda Mustafa Kemaller Tükenmez! TGB, benin biz olduğu yerdir.

Sağ-sol demeden Türk gençliğini vatan savunmasında beraber birleştirelim.

GÖREVE ATIL, TGB’YE KATIL!