
Memleketin Hayırlı Evlatlarının Buluştuğu Genel Üye Toplantısı 5 Mart 2017 Pazar günü, saat 15.00'da İTÜ Maçka Sosyal Tesisleri'nde başladı.
"Bundan 10 yıl önce bir çok üniversitenin vatansever öğrencilerin birleşmesiyle Türkiye Gençlik Birliği kuruldu ve TGB Türkiye siyasetine damgasını vurdu." sözleriyle toplantıyı açan TGB İstanbul İl Başkanı Okan Özkan, sözlerine şu şekilde devam etti: "Yeni anayasa tartışmalarında biz TGB olarak Meclisin önüne giderek "Teröre karşı birliğe evet, başkanlığa hayır" mesajımızı verdik."
VATAN SAVUNMASI DEVAM EDİYOR
Siyasi gündemin açılmasıyla söz alan ilk konuşmacı İstanbul Üniversitesinden Mert Gezici: "Türkiye Cumhuriyet devrimleriyle, meclisle kuruldu. Siz istediğiniz kadar anayasa yazın o meclisi koruyan bir gençlik var." sözlerini kullandı.
Boğaziçi Üniversitesi Birim Başkanı Şafak Erdem: "Biz ikiye bölünmüş bir milletle emperyalizmle mücadele edemeyiz. Bu referandum sonucunda evet de çıksa hayır da çıksa bizim mücadelemiz devam edecek. Türkiye'nin vatanını savunma mücadelesi var." ifadelerini kullandı.
BURASI ERZURUM-SİVAS KONGRESİDİR
Hayırı vatan ve cumhuriyet mevzisinden savunmamız gerektiğini vurgulayan TGB Çapa Birim Başkanı Mert Savcı, konuşmasının devamında "GGYK'da duyurduk 2 Nisan'da Türkiye Büyük Gençlik Meclisini toplayacağız. Buradan söyleyelim, bu bizim Meclisimizse şu anki toplantımız da Erzurum Kongresidir, Sivas Kongresidir!" dedi.
TGB Beyazıt Birim Başkanı Ceren Demirel: " ABD bölgedeyken oraya girilemez dendi. Ama TSK girdi ve kantonları yerle bir etti. Mehmetçik El Bab'ı şanlı şekilde aldı. Şimdi Münbiç önündeyiz ama havalimanına asılan o bayrağı konuşuyoruz. Türk milletinin birlik içinde mücadele ettiği teröre karşı çözüm açık. Milli seferberlik. Bu süreci başarılı olarak vermek istiyorsak milleti ayrıştırmayacağız. Evet mi hayır mı diye soruyorsak bu soru milleti birleştirmeye hizmet etmelidir. Biz hayır diyoruz çünkü esas sorunlarımız olan teröre ve ekonomik sorunlara bu anayasa çözüm olmayacak."
TGB Marmara Birim Başkanı Anıl Solmaz: "Mutabık olduğumuz bir nokta var: Türkiye 2.İstiklal Savaşı sürecinde diyoruz. Siyasetlerimizi belirlerken ilk İstiklal Savaşı'ndan bazı dersler almamız gerek. İstiklal Savaşı süreci başladığında İstanbul hükümeti ile çalışan Fevzi Çakmak, daha sonra mücadeleye katılarak cepheye komutan oluyor." sözlerini kullandı.
TGB İTÜ Birim Başkanı Kaan Yiğit: " Diktatör söylemi milleti "evetçiler"-"hayırcılar" olarak böldüğü için bu söyleme karşı çıkmalıyız. Bu söylemlerle "evet" oyu verecekleri ikna edemeyiz." sözleriyle kullanılması gereken söylem diline dikkat çekti.
TGB İstanbul Sekreter Yardımcısı Çağdaş Babacan'ın konuşmasından satır araları şu şekildeydi: "Evet diyen de hayır diyen de bizim için vatanseverdir. Milleti bölmeyeceğiz. 17 Nisan'da 'evet' diyenle de 'hayır' diyenle de vatan mücadelesi devam edecektir"
İstanbul Üniversitesinden Umut Kurnaz yaptığı konuşmada "24 Temmuz'dan itibaren 'Suriye'de ne işimiz var?' gibi kara propagandalar başladı. Hiçbir devlet kendi sınırları içerisinde kalarak sınırlarının güvenliğini sağlayamaz. Kuzeyde Rusya ile işbirliği, Batı'da Balkan ülkeleri ile, güneyimizde de aynı şekilde bölge ülkeleri ile işbirliği içinde olmamız gerekiyor." sözlerini kaydetti.
"Payitaht Abdulhamit dizisi İttihatçıları kötülemek, Abdulhamit'i parlatmak için yapılmış bir dizi. Türkiye'nin meclis geleneğinde iki kere meclis kapatıldı. İlki İngiliz ordusu İstanbul'a girdiğinde, ikincisi de Abdulhamit'in padişah olduğu dönemde. Daha sonrasında Namık Kemallerin emek vererek ortaya koyduğu meşrutiyet. Onu da Abdülhamit kapatmıştı. Neden o Abdülhamit parlatmalarının artığını görüyoruz. Vatan ve Hürriyet mücadelesi verenler Abdülhamit'in karşısına dikildiğinde Abdülhamit, yapacak bir şey bulamamış ve iktidarı onlara bırakmıştı. 16 Nisan'da Meclis'in feshedilmesini kabul edecek miyiz? Milletin iradesine el konumasını kabul edecek miyiz? sözlerini sarf eden TGB İstanbul İl Başkanı Okan Özkan, konuşmasına şu şekilde devam etti: "16 Nisan'da önümüze konan bu referandumda, Meclis'in iradesine engel olamayacaklar, Türk milletini egemenliğini eline alarak Cumhuriyet ışığı altında ilerleyecektir."
"TBMM ORDULARI, İLK HEDEFİNİZ AKDENİZDİR, İLERİ!"
Akabinde konuşmasını yapan TLB Genel Başkanı Bora Çelik: "Sizleri Hugo Chavez'in azmi ile selamlıyorum. Onu ölüm gününde anmak demek, teröre karşı mücadele vermek demektir, halk oylamasında hayır için çalışma yapmak demektir. Neden hayır diyoruz? Türkiye içte ve dışta FETÖ, IŞİD ve PKK ile savaş içerisinde tespitini yapıyoruz. O zaman şunu düşünmemiz lazım: Bu savaş ne zaman bitecek? ABD emperyalizmini bu topraklardan tamamiyle def ettik mi? Eğer bunları yapmadık diyorsak bizim bu savaşı kazanıcı bir dil kullanmamız gerekir.
Bu anayasa değişikliği 3 yıl önceki anayasa değişikliğinden farklıdır. Bugün milleti doğrudan bölen bir anayasa değişikliği önümüzde. Eğer savaş döneminde olduğumuzu söylüyorsak savaş güçlü meclisle kazanılır. 'TBMM Orduları, ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri!" sözünü söylüyor Atatürk. Güçlü Meclis ile savaş kazanılacağını biliyor.
15 Temmuz'da o insanların tankların önüne nasıl atladığını gördük. Belki TGB'nin ilk yıllarında o insanlar bizim eylemlerimize gelmiyordu. Devrimcilik kendinden olmayanla da mücadele edebilmektir. Bütün kesimleri birleştirmek için uğraşıyoruz, bu gerçekten zor bir mesele. Atatürk, Kazım Karabekir'e, 'Şimdi savaşı giriyoruz; ama ileride Cumhuriyet'i ilan edeceğim. Karşı isen gelme.' deseydi bu savaş verilemezdi. Toprak ağalarına daha sonra toprak reformu yapacağını anlatsa bu mücadele verilemezdi. O yüzden vatanseverlik mevzisinde buluşmamız lazım.
'Son viraj, son dönemeç, Türkiye bitecek.' söylemleri doğru değil. Türkiye'yi değiştirmek, düzenini alt üst etmek o kadar basit değil. Erdoğanların başkanlık hevesi ile olacak iş değil.
Halk oylamasına odaklandık; ama yarın öbür gün şehitlerimiz için o büyük şehit eylemlerini de yapmamız lazım, ikisini ayrı görmememiz lazım." ifadelerini kullandı.
Genel üye toplantısı, İnciraltı Tarih Cemiyeti, TGB Hukuk Komisyonu ve TGB Kadın Komisyonu'na dair sunumlarla devam etti.
2 Nisan Türkiye Büyük Gençlik Meclisi'nin planlamasının da yapıldığı toplantı, maliye gündeminin ardından eleştiri-özeleştiriyle sona erdi.

