ABD EMPERYALİZMİNİ ÇUVALLARIMIZLA KARŞILAMAYA DEVAM EDECEĞİZ!

Geçirdiğimiz çuvallar, Türk gençliğinin bu topraklarda emperyalizme geçit vermeyeceğinin bir sembolüydü.

ABD EMPERYALİZMİNİ ÇUVALLARIMIZLA KARŞILAMAYA DEVAM EDECEĞİZ!

Bugün, ABD'nin 2003 yılında Irak'ın Süleymaniye kentinde Türk Özel Kuvvetleri mensubu askerlerimizin başına çuval geçirmesinin yıl dönümü. O gün Irak’ın Süleymaniye kentinde 11 Mehmetçiğimizin başına geçirilen çuval, Türk milletinin hafızasında derin yaralar açmış, Türk gençliğinin vicdanına ve bilinçlerine dokunmuştu. Türk gençliği bunu hiçbir zaman unutmayacaktı.

Amaç; Türk Ordusunu Yıpratmak

         21 yıl önce ABD’nin askerlerimizin başına çuval geçirmesi basit bir hadise değildi. Arkasında siyasi bir neden vardı. 90’lı yıllarda ABD, Büyük Ortadoğu Projesi’ni uygulamaya başladığı, dünyanın jandarması olma planını devreye soktuğu bir dönemdi. Türk ordusunun ise PKK’yı bitirmek için büyük adımlar attığı, ABD’nin bölgedeki planlarının karşısında etkin bir güç haline geldiği bir dönemdi. Türk Özel Kuvvetleri merkezimizin etkisiyle de bölgedeki Türkmenlerle de güvenilir ilişkiler kurulmuştu. Böylece Türk askeri, ABD’nin bölgede hâkimiyet kurmasının önündeki en büyük engeldi.

ABD’nin amacı Ortadoğu’ya hâkim olmaktı ve bunun içinde ilk adım Irak’ı bölmekti. Bu noktada Türkiye ile Irak’a ortak operasyon düzenlemek için Türkiye’nin önüne 2003 yılında 1 Mart Tezkeresini koydu. Eğer tezkere meclisten geçerse ABD, Diyarbakır’dan Kerkük’e Kürdistan projesinin inşası için Türkiye’den yeşil ışık almış olacaktı.

1 Mart Tezkeresi, Türkiye’deki milli kuvvetlerin direnmesiyle meclisten geçemedi. TBMM’de oy çokluğu sağlanamamış ve ABD büyük bir yenilgi almıştı. Ancak 1 Mart günü TBMM’den çıkan karar, ABD açısından bir intikam meselesi haline gelmişti. Türk askerinin onuru kırılmalı, itibarı kaybettirilmeliydi. Aynı zamanda Türkiye’nin bölgeden çıkarılması da gerekiyordu. Tezkerenin geçmemesi üzerine ABD, 4 Temmuz 2003 günü, Irak’ın Süleymaniye şehrinde bulunan Türk Özel Harekât Timi merkezine baskın yapma küstahlığını gösterdi. ABD askerleri, 11 Türk subayının (3 subay 8 astsubay) başına çuval geçirmiş ve sorgulamıştı.

Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen olaya ne dönemin Genelkurmay Başkanlığı tarafından ne de hükümet tarafından bir yanıt, bir tepki verilmemişti. Dönemin Genelkurmay Başkanı Özkök’ün tavır koyacağı yerde görev süresi biten ABD Ankara Büyükelçisi Robert Pearson’un veda ziyaretini kabul etmişti. O dönem, “Nota verecek misiniz?” diye soran gazetecilere ise Başbakan Erdoğan “Ne notası veriyorsun, müzik notası mı?” demişti. Türk milletinin ABD’den bir özür beklediği süreçte dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ise “Büyük devletler özür dilemez” tepkisi ile hükümetin meseleye karşı duruşunu belirlemişti.

         Türk milletinin yüreğine ateşler düşmüşken hükümet, ABD’nin Mehmetçiğin onurunu hedef aldığı yerde cesaret gösteremeyip ABD’den yana tavır almıştı. Türk milletinin yüreğindeki ateş daha da büyümüştü.

Türk Gençliği Hesabını Sorar!

         Milli devletin direnç kuvveti Türk ordusunu hedef alan çuval olayını Türk gençliği hiçbir zaman unutmamıştı. Olaydan 8 yıl sonra, bu topraklarda Mehmetçiğe çuval geçirmenin bedelini ABD’ye ödeten ilk kurşunu sıkmıştı.

         ABD’ye 4 Temmuz 2003 yılının hesabını soran eylem, Türk gençliğinin kalesi Türkiye Gençlik Birliği’nden (TGB) gelmişti. TGB, 2011 yılında Bodrum’da yakaladıkları ABD askerinin başına çuval geçirdi. Türk gençliğin bilinçlerindeki irade ve Türk milletine olan sorumluluğu, TGB’ye bu eylemi yaptırmıştı.

Çuval eyleminden 1 gün önce Dağlıca’da 24 askerimizi şehit vermiştik. Bu eylem aynı zamanda ABD’nin taşeronu PKK eliyle dökülen Mehmetçiğin kanına karşı cevap oldu.

ABD’nin Küstahlığı Türk Gençliğinin Cesaretiyle Kırılır

         ABD’nin dünyanın jandarmalığına soyunması, kanlı postallarıyla Türkiye topraklarına kafasına göre adım atabileceği küstahlığını vermişti. Ancak, 2012 yılında Antalya’da, 2013 yılında Hatay/İskenderun’da kafasında bir kez daha çuvalı görmüştü. Daha sonra 2014 yılında bu kez İstanbul/Eminönü’nde yine çuvalı ABD askerlerinin başına geçirdik. TGB olarak, işgalci ve eli kanlı katil ABD’nin şımarıklığına müsaade etmediğimiz bu eylemin sesi, başta ABD olmak üzere bütün dünyayı sarsmıştı.

         ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan arka araya açıklamalar geliyor ve Batı medyası Türk gençliğinin ABD askerlerinin başına geçirdiği çuvalı konuşuyordu. ABD askerine geçirdiğimiz çuval, Filistin'den Suriye'ye, Irak'tan Venezuela’ya bütün mazlum milletlere selam oldu. Mazlum milletlerin gençliğinde ABD’ye karşı cesareti örgütlemişti.

Bu Topraklarda Emperyalizme Geçit Vermeyeceğiz!

TGB, varlığını Türk varlığına armağan etmiş Türk gençliği, yaptığı çuval eylemleriyle Türk milletinin yüreğine su serpti. 2014 yılının ardından da ABD emperyalizmi için daima hazır tuttuğu çuvalını 2016 yılında Adana/İncirlik Üssü önünde ve sonuncusu 2021 yılında İstanbul/Sarayburnu’nda geçirmişti.

4 Temmuz 2003 yılında Mehmetçiğimizin başına geçirilen çuvalı aldık ve tam 6 kez ABD’nin başına geçirdik. Türk milletinin iradesinin esir alınamayacağını gösterdik. Süleymaniye'de askerimizin başına geçirilen çuvalın ve Çukurca'da PKK'nın şehit ettiği 24 Mehmetçiğimizin ve hesabını sorduk! Geçirdiğimiz çuvallar, Türk gençliğinin bu topraklarda emperyalizme geçit vermeyeceğinin bir sembolüydü. ABD kanlı postallarıyla bu topraklara adım atma küstahlığını göstermeye devam ettikçe de hesabını sormaya devam edeceğiz.

Tarih:
Diğer Haberler