Sözcü gazetesinin seçim sonrasında yayımladığı olduğu depremzede seçmenleri hedef alan ve vatandaşlarımızı küçük gören “Demek ki Millet Toggmuş!” manşetine Genel Başkan Yardımcımız Yunus Emre Özgün sosyal medya hesabı üzerinden tepki gösterdi.
Deprem sürecinde TGB’nin deprem bölgesine giden gönüllülerinden biri olduğunu ve 14 Mayıs seçimlerinde Vatan Partisi Milletvekili adayı olarak Kahramanmaraş’ta çalışma yürüttüğünü dile getiren Özgün, insanların zorlu ekonomik koşullardan kurtulup normale dönmek için yoğun bir çaba harcadığını fakat durumun iyi olmadığını belirtti. Halkın istisnalar dışında belediye ve partilerin beceriksizliğinden usandığını bunun da seçimlere yansıdığını ve seçmenin tepkisi olarak AKP’nin 2018 seçimlerine oranla bir vekil kaybettiğini ve CHP’nin bir vekil arttırdığını söyleyen Yunus Emre Özgün, Sözcü gazetesinin Kılıçdaroğlu’na değil Erdoğan’a oy veren seçmeni aşağılamayı hak gören zihniyeti destekleyerek siyasi karşıtlık oluşturulduğunu belirtti.
HALKI AŞAĞILAYANLAR HALK DÜŞMANIDIR!
İnsanlık ve vatandaşlık görevi olarak yapılan yardımların insanlara lütufmuş gibi sunulamayacağını dile getiren Özgün. En büyük sorunlarımızdan birinin halk düşmanlarını siyasi aktör yapan, halktan kopuk Batı modeli siyaset olduğunu açıklayan Özgün halkı aşağılayanların halk düşmanı olduğunu ve bölücü YSP ve HÜDAPAR’ın bu anlayıştan dolayı meclise girdiğini vurguladı.
Açıklamanın tamamı şu şekilde:
“Sözcü'nün manşeti vehâmetten öte, dipsiz bir rezillik! Sözcü Gazetesi Maraş'ta deprem ve seçim gündemiyle 2 ay çalıştım. Neredeyse tüm ilçelerine ve birçok köye gittim. İnsanlar zorlu ekonomik koşullardan kurtulup normale dönmek için ciddi bir çaba içinde. Ama durum iyi değil. Belirsizlik ve ihmâl hakim. Bine yakın insanla bir araya gelmişimdir; istisnalar hariç halk, belediyeler+partilerin ilgisizliği ve beceriksizliğinden usanmış. Buna tepki olarak AKP, 2018'e göre 1 vekil / %11 oy kaybetti; CHP ise 1 vekil / %5 arttırdı. Ama Sözcü, Kılıçdaroğlu'na değil Erdoğan'a oy verdiği için depremzedelere sövgüyü, aşağılamayı hak gören iğrenç bir zihniyeti destekleyerek bununla siyasi bir karşıtlık oluşturuyor. Size göre depremzedelerin iradesi, düşüncesi olamaz ya da ulusal başarıları destekleyemez! Demokrasi, saygı, özgürlük yeminlerine noldu?? Yardım göndermeden önce Kılıçdaroğlu'na oy verme şartıyla noterli sözleşme imzalatsaydınız da "âlicenaplığınız" boşa gitmeseydi be! İnsanlık ve vatandaşlık görevini lütuf sanan bu kara kafayı ve vicdanı halk neden seçsin? Depremzedeler, demokratik hakkını ve milli hassasiyetlerini size ipoteklemedi ya, yardımları iade etseler kendilerini affettirebilirler mi?? Halkı aşağılayan halk düşmanıdır! Zaten sorunumuz da halk düşmanlarını siyasi aktör yapan, halktan kopuk Batı modeli siyaset değil mi?Bölücü YSP ve HÜDAPAR, bu rezillik yüzünden Meclis'te! Ama Atatürk'e ırkçı diyen, PKK/FETÖ'cülere "Bahar" vaadeden kasetçi siyasete karşı durup AKP'ye de ültimatom veren Kahraman Maraş'la gurur duyuyorum! Seçilemesem de sahipsiz Maraş'ın sesi olmak için iyi ki aday olmuşum!”