İlker Başbuğ Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Buluştu

Boğaziçi Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü, 26. Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ ile Atatürk'ün dış politika anlayışını konuştu.

İlker Başbuğ Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Buluştu

Boğaziçi Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü’nün düzenlediği “Mustafa Kemal Atatürk’ün Dış Politika Anlayışı ve Bugün” adlı konferansta konuşmacı olarak yer alan 26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ üniversiteli gençlerle Albert Long Hall’de bir araya geldi.

Kara Kuvvetleri Eski Komutanı Emekli Orgeneral Erdal Ceylanoğlu’nun da katıldığı konferans, saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Konferansın açılış konuşmasını yapmak üzere Boğaziçi ADK adına kürsüye çıkan kulüp yönetim kurulu üyesi Alp Ülgenalp, Türk ordusunu çökertme planının parçası Ergenekon kumpasıyla tutuklandıktan sonra Fethullahçı çete elemanları karşısında gösterdiği dik duruşla Türk gençliğinin mücadelesine ilham verdiğini belirttiği İlker Başbuğ’a, Boğaziçi ADK’nın davetini kabul ettiği için teşekkür ederek konuşmasını tamamladı.

Biyografisinin okunmasının ardından kürsüye davet edilen İlker Başbuğ, konuşmasına Türkiye’nin, cumhuriyet tarihinin en sıkıntılı dönemlerinden birini yaşadığını belirterek başladı. “Türkiye ekonomik kriz, çevre ülkelerdeki sorunlar ve bunların yanı sıra toplumdaki ayrışma sıkıntılarıyla karşı karşıya bulunmaktadır.” ifadelerini kullanan Başbuğ, bu sıkıntılardan kurtulmanın tek yolunun Mustafa Kemal’in çizdiği yolu takip etmek olduğunu söyledi.

MİLLİ BAĞIMSIZLIĞIN TEMİNATI BAĞIMSIZ EKONOMİ VE GÜÇLÜ ORDUDUR

 Başbuğ, konuşmasında Atatürk’ün bağımsızlıkçı yününe vurgu yaptı:

"Mustafa Kemal’in dış politika anlayışını anlamak için Misak-ı Millli’yi anlamak gerekir. Atatürk Misak-ı Milli’yi şöyle açıklar: ‘Misak-ı Milli’nin kesin sınırları yoktur. Türk menfaatleri neredeyse oraları kapsar.’ Bu açıklamadaki Türk menfaatleri önemlidir. Siyasi, adli, mali hiçbir sınırlamayı kabul etmeyeceğimizin beyanıdır. Mili bağımsızlık kavramını açıklar. Milli bağımsızlığını elde etmiş devletlerin iç işlerine karışılmaması Mustafa Kemalin dış ilişkilerdeki ana prensiplerinden birisidir. Atatürk, ’Yurtta barış, dünyada barış’ politikasını yürütmenin yolunu Milli bağımsızlıkta görmüştür. Milli bağımsızlık ise ekonomik bağımsızlıktan geçer. Ekonomik bağımsızlığın önemini Atatürk şu sözüyle anlatır: ’Tarih, milletlerin düşmesinde ve yükselmesinde askeri, sosyal, adli nedenler bulmaktadır. Bu nedenler etkilidir. Fakat doğrudan doğruya bir milletin düşmesi yükselmesi ekonomisiyle ilgilidir.’’ Konuşmasının devamında milli bağımsızlığın şartlarını açıklamaya devam eden Başbuğ, "Bir ülkenin ancak silahlı gücü varsa barış masasında toprak talep edebilir. Askeri güçle sahip olunamayan bir toprak barış masasında talep edilemez. Bu hususta orduların temel görevi caydırıcılıktır. Eğer bağımsız, güçlü bir ekonomi olmazsa güçlü bir ordu da yaratılamaz. Sonuç olarak güçlü ordu ve bağımsız ekonomi olmadan milli bağımsızlıktan söz edilemez.’’ şeklinde konuştu.

Atatürk’ün 20. yüzyılın en büyük liderlerinden biri olduğunu belirten Başbuğ, üniversitelerde Atatürk’ün gösterdiği hedefte ilerleyen gençleri gördükçe geleceğe dair umudunun daha çok arttığını ifade ederek sözlerini tamamladı.

Soru-cevap kısmının da sona ermesinin ardından sahneye çıkan Boğaziçi Atatürkçü Düşünce Kulübü Başkanı Baran Gezici, 26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’a günün anısı adına plaketini takdim etti.

tgb.gen.tr

Tarih:
Diğer Haberler