İstanbul Üniversitesi öğrencileri bölünmeye karşı harekete geçti

Önemli fakültelerin yeni kurulacak üniversitelere bağlanması için hazırlanan tasarıya öğrencilerden ve akademisyenlerden tepki geldi.

İstanbul Üniversitesi öğrencileri bölünmeye karşı harekete geçti

Hükümet’in, bazı fakülteleri İstanbul Üniversitesi’nden kopararak yeni bir üniversiteye bağlama hamlesi öğrencileri ayağa kaldırdı. İstanbul Üniversitesi’ne girebilmek için canla başla emek harcayan öğrenciler, hamleye karşı fakülte fakülte toplanarak tasarının geri çekilmesi için çalışacak.

Hükümet, 13’ü devlet, 2’si vakıf üniversitesi olmak üzere 15 yeni üniversite kurulmasına ilişkin kanun tasarısını Meclis’e sundu. Başbakan Binali Yıldırım imzalı 19 Nisan tarihli tasarıya göre İstanbul Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi, İnönü Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi ve Erciyes Üniversitesi’nin bazı bölümleri yeni kurulacak üniversitelere bağlanacak.

İstanbul’da kurulacak İstanbul İbni Sina Üniversitesi’ne, İstanbul Üniversitesi’ne ait Diş Hekimliği Fakültesi, Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi, Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi, İletişim, İşletme, Orman, Sağlık Bilimleri, Spor Bilimleri ve Veteriner fakülteleri, adı Çapa Tıp Fakültesi olarak değiştirilecek İstanbul Tıp Fakültesi ile bazı meslek yüksekokulları bağlanacak.

İstanbul Üniversitesi öğrencileri tasarıdaki maddelerle üniversitelerinin bölünmesine sert tepki gösterdi. Sosyal medya üzerinden #ÜniversitemeDokunma etiketiyle biraraya gelen öğrenciler önce fakülte fakülte toplanacak, ardından genel bir buluşma düzenleyerek tasarının geri çekilmesini isteyecek. Change.org isimli kampanya sitesinde 5 bin imzaya ulaşan öğrenciler özellikle İletişim Fakültesi’nin taşınacağı iddiasına tepki gösterdi. İÜ’de okumak için yıllarca emek verdiklerini belirten öğrenciler, fakültenin şehir merkezine uzak Beylikdüzü, Avcılar gibi ilçelere taşınmasıyla ulaşım zorlukları yaşayabileceklerini belirtiyor. Üniversitelerinin bölünmesini istemeyen İÜ öğretim görevlileri ve öğrencileri Aydınlık’a konuştu.

"OLDUBİTTİYİ KABUL ETMEYİZ"

İstanbul Tıp Fakültesi (İTF) İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Eraksoy: Kabul edilecek birşey değil. Birden bire karşımıza çıktı. Şaşırdık kaldık. Gerekçe yok. Niçin İTF üniversitenin bünyesinden çıkarılıyor? Derme çatma bir yapı ortaya çıkacaktır. İTF İstanbul Üniversitesi’nden eskidir. Vazgeçilmelidir. İTF mensupları olarak böyle bir dayatmayı, oldubittiyi asla kabul etmeyiz. Bu konuda bir faaliyet yürütülüyor. Bu tuhaf kararı alırken bize danışmaları lazımdı. Bir köklü yapı bugünün siyasal ikidarı tarafından ortadan kaldırılıyor. Başka bir iktidar geldiğinde başka bir üniversiteye mi bağlayacaklar bizi? Üniversiteler yapboz tahtası değildir.

"ÜNİVERSİTELERİN İÇİ BOŞALTILIYOR"

TGB İstanbul İl Başkanı, İstanbul Üniversitesi öğrencisi Barış Demiralay: Çocuklarını yurt dışında paralar saçarak okutanlar Türkiye’nin köklü üniversitelerinin kıymetini bilmezler. Geçtiğimiz gün meclise sunulan kanun tasarısı ile Türkiye’nin en köklü üniversitelerine bir saldırı düşünülmektedir. Tasarıda hiçbir gerekçe belirtilmemiştir. Yeni kurulacak naylon üniversitelerin içi böyle doldurulmak istenirken bilim ve aydınlanmanın kaleleri olan köklü üniversitelerimizin içi boşaltılmaktadır. Üniversitelerin ve öğrencilerin geleceğini gerçekten düşünenleri göreve çağırıyoruz.

İTF Atatürkçü Düşünce Kulübü Başkanı Ahmet Volkan Kara: Bence üniversitelere direkt bir hamleden çekindikleri için böyle bir yola girmişler. Gazi’den Hukuk, İktisat, Mühendislik fakültelerini aldığınız zaman geriye ne kalıyor veya İstanbul Üniversitesi’nden Tıp Fakültesini, Eğitim, Tıp, İletişim fakültelerini aldığınızda... Aynı zamanda bu durum aynı yerleşkede iki farklı üniversitesinin yer almasıyla ileride de farklı sorunlar doğuracak. Üniversitelerin gelenekleri ve gelecekleri tehlike altındadır.

İletişim Fakültesi öğrencisi Sinem Hançerigüzel: İstanbul Üniversitesi geleneğini doğuran mekandan fakülteleri koparmak demek, mekansal hafızayı da, o geleneği de yok etmek demektir. Avrupa’daki ilk 10 üniversiteden biri olan, 1933’te ise Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk ve tek üniversitesi olan İÜ, eğitim alanında Türkiye’deki üniversitelere öncülük etmiş, örnek olmuştur. Türkiye’de ve dünyada adını duyurmuş, ilklere imza atmış akademisyenler ve bilim insanları yetiştiren İstanbul Üniversitesi’nin bu gücü ve başarısı birliğinden, fakülteler arasındaki güçlü iletişiminden, mekan ve geleneğinden gelmektedir.

İTF öğrencisi Eren Öztürk: İki asra yakın geçmişiyle alanında lider bu fakülteyi bir başka üniversiteye aktarmak ve ismini değiştirmek Türkiye’de sağlık tarihinin en önemli unsurlarından birini yok etmektir. İstanbul Üniversitesi bir bütündür.

tgb.gen.tr

Tarih:
Diğer Haberler