
Bundan yaklaşık 1 ay önce, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığının ortak imzaladığı bir protokolle birlikte, hastanede imamların görev yapmasının önü açılmıştı. Terminal (son) evredeki bir hastaya, son günlerinde imamlar tarafından psikolojik destek verilmesi planlanmıştı. Tabii bu uygulama da aklımıza birtakım sorular getirdi. Göreve getirilen imamlar, hastalara ölümün “fıtratlarında” olduğunu mu söyleyeceklerdi? Bir psikiyatristten daha profesyonelce ve bilimsel yaklaşabilecekler miydi son günlerini yaşamakta olan bir hastaya? AKP'nin son yıllarda iyice palazlanan gerici zihniyeti, sağlık sisteminde de iyiden iyiye etki göstermeye başladı bu örnekten de anlaşıldığı üzere. AKP'nin memleketimizde uygulayıcısı olduğu bilimdışı "yeni" dünya düzeni; her geçen gün yepyeni bir örnekle kapımızı çalar, aklımızı kurcalar, içimizdeki mücadele hırsını biler oldu.Biz geleceğin hekimleri, birkaç gün önce yeni bir haberle sarsıldık yine. Yoğunluğundan dolayı hastaların yatacak yer bulmakta zorlandığı Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesinde, hasta yakınlarının bekleme alanı olarak kullandığı bölümün mescide dönüştürülmesi için çalışma başlatıldığı haberi gündemimize bomba gibi düştü. Haber sizi yanıltmasın, bu hastanede kocaman bir mescit mevcut zaten. Bir imam da burada kadrolu çalışıyor. Hastaların çoğunlukla yer bulamamasıyla nam salmış 469 yatak kapasiteli bir hastanenin, mescit konusunda bu kadar cömert olması ilginç bir durum. Bir de Türkiye’de bu kadar uzman açığı varken, hastanede imamlara devlet memurluğu kadrosu açılması da ayrı bir sorun tabii.AKP’nin sağlıkta başlattığı yıkım harekatı ve bilim dışı uygulamaların vardığı son nokta bu maalesef. Bu uygulamadan sonra ne yapacaklar çok merak ediyoruz. Ancak biz hekim adayları biliyoruz ki; bilimin ışığı karşısında, Ortaçağ karanlığında kalmış gericiler yok olup gideceklerdir. Sağlıkta yaptıkları “dönüşüm” ile birlikte yaptıkları yıkımı bizler durduracağız!Mert Savcı - İstanbul Tıp Fakültesi 2. Sınıf Öğrencisi