NATO’nun Kırılan Zincirleri

ABD Türkiye’yi yeniden Atlantik sisteminin bir parçası olarak konumlandırmaya çalışsa da, Türk Milleti Atlantik zincirlerini çoktan kırdı ve parçaladı

NATO’nun Kırılan Zincirleri
Peri Ayhan
Peri Ayhan
YAZAR

NATO Zirvesi, NATO üyeliği bulunan ülkelerin belli aralıklarla, düzenli olarak devlet ve hükümet başkanlarının bir araya gelerek yeni kararların alındığı zirve toplantısıdır. Bu yılki NATO Zirvesi 14 Haziran’da Belçika’da  gerçekleştirildi.
Zirveden bizim çıkardığımız ana gündem askeri ve ekonomik anlamda ileri olan Çin Halk Cumhuriyeti ve Rusya ile ilişkiler ve bu kuvvetlere karşı alınabilecek önlemler.
Her geçen gün daha da güç kaybeden Biden yönetimi liderlik koltuğunu kaybetmekten ve dünyadaki emperyalist hegemonyasının yıkılmasından korktuğu için düşman cepheye bu zirvede, Çin ve Rusya'yı koyuyor.

Emperyalizmin Çin ve Rusya Düşmanlığı
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, NATO Zirvesi’nde ittifak üyelerinin Çin’in yükselişine ortak bir yanıt vermelerini istiyor.
Yani Çin’in kabul edilir yükselişi “atlantik sistemine meydan okuma” olarak tanımlanıyor.
Bu zirvede Biden yönetiminin ilk görevi Çin’i Asya’da etkisi altına alarak, müttefiklerini de Çin düşmanlığında birleştirmek. Jens Stoltenberg’in açıklaması da bu amacı doğrular nitelikte.
Dünyanın askeri ve ekonomik ağırlığının ABD’den koparak, Çin’e kayması Biden yönetimini tedirgin ediyor. NATO zirvesinin esas gündemini bu iki ülkenin oluşturması bu sebepten doğuyor. Emperyalist kuvvet ABD’nin, devlet kapasitesi ve bölge hakimiyeti giderek aşınmakta, Çin Halk Cumhuriyeti’nin gelişme hızı, Rusya’nın artan ağırlığı sistemin dengelerini bozuyor.

Türkiye Nerede Konumlanıyor?
Türkiye’nin bu haritadaki konumu gayet açık. Avrasya’daki güvenlik, istikrar, toprak bütünlüğü, egemenlik ve bağımsızlık ilkeleri Türkiye’nin Milli değerleri ile örtüşüyor. Türkiye’nin Avrasya’da konumlanışı vatan bütünlüğünü sağlıyor.
Emperyalizm ile mücadelemiz ancak komşu ülkelerle iş birliğine girerek sonuca ulaşacaktır. Bu sebeple Rusya ve Çin ile ittifakımız çok önemlidir.
Her yönüyle can çekişen Atlantik sisteminin Türkiye’yi yanında konumlandırma isteği gerçekçi değildir.
Yükselen Avrasya çağının öncüleri Çin Rusya ve Türkiye’dir.
ABD hegemonyasının gerilemesinde Asya birliğinin, Asya’daki ittifakların çok büyük bir payı var.
Türkiye’deki milli hareketler de bu gerilemenin bir parçası, mavi vatandaki ısrarımız, ABD’nin Türkiye'deki maşası PKK ile mücadeledeki irademiz bu koşulları oluşturuyor.
Ülkemiz 2015 ten bu yana büyük bir dönüşümün içinde, ABD'nin hala Türkiye’yi ittifakı olarak görmesi büyük bir hayal.
Türkiye Atatürk devrimleri rotasına girdi. Bundan sonra esaslı görevimiz kapsamlı, tutarlı, bütüncül bir Asya siyasetinin öncülüğünü yapmak. Atatürk’ün bölge merkezli dış politikasına dönmek, komşu ülkelerle iş birliğini geliştirmek, çok kutuplu dünyanın kurulduğunu görmektir.

NATO: 2030
Yeni bir çağ için birliktelik raporunu, ABD'nin kaybettiği otoritesini geri kazanma hamlesi olarak nitelendirebiliriz.
Rapor genel hatlarıyla NATO'nun gelecekteki 10 yıl içinde hangi önceliklere sahip olacağına değiniyor.
Raporun bazı maddeleri ise şu şekilde:
2.3. Yeni Bir Çağa Uyarlanmış Yeni Bir Siyasi Rol
NATO bünyesindeki siyasi görüş ayrılıklarının Rusya ve Çin gibi dış aktörlerin müdahalesini mümkün kıldığı; yeni çağın sınamaları karşısında NATO’nun siyasi uyumu ve birliği sağlama görevini nasıl yerine getirmesi gerektiği sorusunun bu raporun temel konusunu oluşturduğu; Rusya ve Çin’in eşzamanlı jeopolitik ve ideolojik meydan okuması karşısında NATO’nun siyasi uyuma önemle ihtiyaç duyduğu kaydedilmektedir.
3. Analiz: 2010-2030 Güvenlik ve Politika Ortamı
Sistematik rekabetin geri döndüğü ve küresel tehditlerin yükselişe geçtiği belirtilirken Rusya, Çin, terörizm, Orta Doğu ve Kuzey Afrika, Yükselen ve Çığır Açan Teknolojiler (EDT), iklim değişikliği, COVID-19 salgını gibi konulara değinilmektedir. Sürekli değişen güvenlik ortamında, NATO’nun birliğini koruması ve güçlendirmesi gerektiği; belirtilmektedir.

Bu rapordan çıkaracağımız 3 madde var:
ABD'nin korkulu rüyası yükselen Asya birliğidir. Asya'daki insan merkezli politikalar Amerikan emperyalizminin önüne geçmiştir.
Türkiye yönünü Asya'ya çevirdi. ABD'nin işbirliği istemi geçersizdir. NATO zirvesinde Biden'ın Türkiye Rusya işbirliğinin bozulmasına dair yaptığı vurgular karşılıksızdır.
Sonuç olarak ABD’nin dayattığı tek kutuplu dünya düzeni yönünü değiştiriyor, çok kutuplu yeni dünya düzeni kuruluyor.
Türkiye teorik olarak NATO üyesi fakat 2015’ten itibaren yaptığı operasyonlarla birlikte Atlantik zincirlerini kırarak Avrasya'daki öncü konumunu alıyor. NATO ile fiili olarak savaşını sürdürüyor. ABD Türkiye’yi yeniden Atlantik sisteminin bir parçası olarak konumlandırmaya çalışsa da, Türk Milleti Atlantik zincirlerini çoktan kırdı ve parçaladı.

Peri Ayhan
TGB GYK Üyesi/TGB Muğla İl Başkan Yardımcısı

Tarih:
Diğer Haberler