Bilecik'te tespit edilen yaklaşık 3 milyon 500 bin onsluk altın rezervini Ekonomist Hakan Topkurulu değerlendirdi:
Türkiye’de bir süreden bu yana ilginç gelişmeler yaşanıyor. Sadece 2020 yılı içinde; Karadeniz’de doğalgaz rezervi keşfedildi, lityum madeni olmadığı halde bor atıklarından lityum elde edildi. Bu lityum madeni Bursa’da kurulan elektrikli otomobil fabrikasına paralel olarak orada üretilecek otomobillerin aküsünde kullanılacak. Kısaca, önümüzdeki yılların benzini olacak. Bu arada bor madeni bu güne kadar sadece madenden çıkarılan hammadde şeklinde ihraç ediliyordu. Artık Bandırma’da kurulan fabrikada nitelikli zırh elde etmek için kullanılan -başka bir çok kullanım yeri de olan- bor karbür fabrikası ile çamaşır ve bulaşık deterjanı gibi ürünler devlet tarafından (ETİ MADEN) BORON markası ile üretilmeye başlandı. Sümerbank'ın devlet pijama üretir mi denilerek kapatıldığını hatırlarsak işlerin ne kadar değiştiğini daha kolay anlarız.
En son gelişme ise Bilecik-Söğüt’te bulunan, toplam 108 ton rezerv olarak tahmin edilen, parasal değeri 6-6.5 milyar dolar olan bir altın madeni keşfedildi.
Tarım kooperatiflerine ait Gübretaş firmasının arazisinde keşfedildi. Bir nevi KİT sayabileceğimiz Gübretaş tarafından işletilecek.
Çok büyük bir rezerv mi? Hayır. Ama Türkiye’de tahmini rezervin 3.500-4.000 ton olduğu dikkate alınırsa, bu rezervin değerinin de yaklaşık 250 milyar dolara denk geldiği düşünülürse yapacak hayli işimiz var demektir.
Soru şu: Bugüne kadar neredeydik?
Türkiye artık kuruluş ayarlarına geri dönmektedir. Milli menfaatler dönemi başlamıştır. Emperyalizm ile işbirliği dönemi artık geride kalmaktadır. Onun için Türkiye’de bizde de var mıydı, bugüne kadar neden ortaya çıkmadı, dedirten sürprizler karşımıza çıkmaktadır.
Tüketerek büyüme yerine, üreterek büyüme dönemine geçiyoruz. Milli pastamızı büyütüyoruz.
Bundan sonra mücadele, büyüyen pastanın, tüm milli sınıflarca hakkaniyetle paylaşılmasına gelecektir.
tgb.gen.tr