Avrupa’da yaşayan Türkler, huzurlarının kaçtığını belirtirken, Avrupa’yla ticaret yapan Türk yatırımcılar, işlerinin bozulmasından endişe ediyor.
Türk ve Hollandalı yetkililerin kendilerine seçim malzemesi yaptığı ve giderek tırmandırdığı Avrupa krizi, yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızı huzursuz etti. Başta Almanya ve Hollanda olmak üzere Avrupalı devletlerin çeşitli yaptırımlar uygulamasından kaygı duyan Avrupalı Türkler, bir an önce ilişkilerin normalleşmesini istiyorlar. Almanya’da çifte vatandaşlık hakkının yeniden gözden geçirilmesi konuşuluyor.
Deutsche Welle Türkçe’nin haberine göre, Ankara ve Berlin arasında yaşanan gerginlik, çifte vatandaşlık tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) üyesi ve İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Günter Krings, Rheinische Post gazetesine yaptığı açıklamada, şu andaki düzenlemenin uyuma katkı sağlamadığını belirterek yasada değişiklik yapılması gerektiğini savundu.
Koalisyonun küçük ortağı Hıristiyan Sosyal Birlik’in (CSU) Genel Sekreteri Andreas Scheuer de daha önce denenmiş olan “opsiyon modeline” geri dönülmesi gerektiğini savundu. Scheuer, “Ebeveyni yabancı olan bir çocuk Alman vatandaşlığını kabul etmek istiyorsa öncelikle bizim değerlerimize ve ilkelerimize bağlı olduğunu göstermesi gerekir” diye konuştu. Scheuer, buna hazır olan kişinin de çifte vatandaşlığa ihtiyacı olmadığını savundu. CSU için önce uyumun, ardından vatandaşlığın geldiğini söyleyen Scheuer, “Kim geldiği ülkenin iç politikasına angaje olmak istiyorsa, bunu o ülkede yapsın, Almanya’da değil” dedi.
IRKÇI SALDIRILAR OLABİLİR
Krizin Avrupa’daki Türklere karşı ırkçı saldırıları tetikleyebileceği de düşünülüyor. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş önceki gün yaptığı açıklamada “Bundan sonraki süreçte Hollanda, Avusturya ve Almanya’da yaşayan ve o toplumu önemli bir azınlığı haline gelen kardeşlerimize karşı bir takım provokasyonlar olabilir. Buna karşı yurt dışında yaşayan kardeşlerimizin uyanık olmalarını, birlik ve beraberlik içinde olmalarını, provokasyonlara fırsat vermeyecek feraset içinde hareket etmelerini bir kere daha rica ediyoruz” uyarısında bulunmuştu.
Avrupa’da yaşayan yurttaşlarımıza konuyla ilgili görüşlerini sorduk. “Kriz Avrupa’daki Türkleri nasıl etkiliyor” sorumuza verilen cevaplar ise şöyle:
GURBETÇİLER TEDİRGİN
CHP Köln Derneği Başkanı Günay Çapan: “İnsanlar huzursuzlaştı. Normal şartlarda burada kimse birbirine ırkçı söylemlerde bulunmaz. Ama bizim Cumhurbaşkanımız, Almanlara ‘faşist’ diyor. Onlar için çok ağır bir itham. Zaten haklar açısından burada pamuk ipliğine bağlıyız. Bu süreçten sonra yakınlarımıza davetiye gönderme işlemi ve birçok şey sıkıntılı olacak. Alman medyası Türkiye’ye tepkili. Siz diktatörlüğe gidiyorsunuz diyor. Herkes İslamofobi diye birşey tutturmuş. Avrupa’da İslam’ı benimseyen çok sayıda yurttaş var. Ama belirtildiği gibi İslamofobi diye bir kalıp yok. Mezhepsel ayrımlar yok, Tayyip Erdoğan fobisi var.”
Mesut Nur Sipahi (Almanya / Hamburg): “Çok büyük bir tedirginlik var. Evet diyen AKP’li kitle bu negatif gelişmelerden en çok etkilenecek kesim olduğunun maalesef farkında değil. Çünkü artık başı kapalı, sakallı ve müslüman oldukları hallerinden belli olanlara hiçbir yerde iş vermiyorlar. Üniversite bitirenler dahi iş bulamıyorlar. Gelişmeler onu gösteriyor ki ilk olarak bu işsiz Müslümanlardan başlayarak bunların sayısını azaltacak, uyuma ters kuruluş ve camileri kapatacaklar. Çifte vatandaşlığı olanlardan tek vatandaşlıkta karar vermeleri de istenebilir.”
Recep Ali Yüce (Avusturya / Salzburg): Buradaki AKP’li olduğunu bildiğimiz esnaf dahil bu krizin Türklere zarar vereceğini dşünüyor. Tepki gösterilmeli ama doğru üslup kullanılmalıydı. Kriz tırmandırılarak buradaki Türkler hedef haline getirildi.
Metin Sak (Almanya / Aachen): “Kriz buradaki yaşamı felaket etkiliyor. Artık işyerlerinde Türklere huzur yok, tüm Almanlar her Türk’ü Erdoğancı sanıyor. Bu seçim konusunun Almanya’ya taşınmaması lazım! Almanya çifte vatandaşlığı kaldırmayı daha da hızlandırabilir. Yaşanaların faturasının yine biz gurbetçilere kesileceğini kestirmek zor değil.
ANKARA’YA İTİDAL ÇAĞRISI
Avrupadaki yurttaşlarımız “Ankara’nın itidalli olması ve külhan beyliği yerine sorunları diplomasi kurallarıyla çözmeye çalışması gerektiğini” belirtiyor. Gurbetçiler, krizin bir an önce diyalog ile olayların yatıştırılması vurgusu yapıyorlar.
TÜRKLER 400 BİN KİŞİYE İSTİHDAM SAĞLIYOR
Aydınlık Avrupa Temsilcisi Beyhan Yıldırım krize ilişkin şunları ifade etti: “Almanya’da yaklaşık 100 bin Türk kökenli işveren, 400 bin kişiye istihdam sağlıyor. Üniversitelerde 100 bin, ilköğretimde 500 binin üzerinde okuyan vatandaşımız var. Almanya ekonomisine yılda yaklaşık 30 milyar avro katkı sunan Türkler, huzurun bozulmasından, yabancı ve Müslüman karşıtlığının artmasından son derece rahatsız. Ticari ilişkiler zarar görmesin!
Ekonomi Servisi
Hollanda ile gerilen ilişkiler bu ülkede faaliyet gösteren Türk iş insanlarını da tedirgin etti. 2016’da yarım milyar dolar dış ticaret fazlası verdiğimiz Hollanda, en çok ihracat yaptığımız ilk 10 ülke içerisinde yer alıyor. 2015 yılı itibarıyla Hollanda’nın Türkiye’deki doğrudan yatırımları 25 milyar doları aştı. Türkiye’nin bu ülkedeki yatırımlarının tutarı da 11-12 milyar dolar düzeyinde. Hollanda son yıllarda Türkiye’ye en çok yatırım yapan ülke oldu.
Çocukluğundan beri Hollanda’da yaşayan ve ülkede temizlik sektöründe faaliyet gösteren işadamı Ümit Çetin, yaşanan olayların Türklerle ilgisi olmadığını söyledi. Taşkınlık çıkaranları futbol maçlarındaki holiganlara benzeten Çetin, “Burada iş yaptığımız Hollandalılar, Türkleri hep çalışkanlıklarıyla överler” dedi.
HÜKÜMETLER SORUMLU
Hem Türk hükümetinin hem Hollanda hükümetinin seçimleri baz alarak popülist bir tavır takındığını söyleyen Çetin, “Çalıştığım insanların çoğu Hollandalı ve bu olaylar aramızda sohbet konusu oldu. Ama kimse bu yaşananları hoş karşılamıyor” diye konuştu.
Türk şirket Rönesans Holding’in yakın zamanda Hollanda’nın en büyük alt yapı şirketlerinden biri olan Ballast Nedam’ın hisselerini satın aldığını hatırlatan Çetin, iki ülkenin sıkı ticari ilişkileri olduğunu anlattı.
‘RUSYA GİBİ OLMASIN’
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz de Türkiye’nin ihracatının yaklaşık yarısını Avrupa’ya yaptığını hatırlattı. Akyüz, “Rotterdam Limanı’nın ihracatçılar açısından önemli bir lojistik noktasıdır. Olası bir kriz Avrupa’ya ihracatımızı olumsuz etkiler. Ticari yaptırımların karşılıklı olarak düşünülmesi gerekiyor. Rusya’da benzer süreci yaşadık. Siyasi olarak ilişkiler düzelse bile ticari ilişkilerin toparlanması en az 3 sene sürüyor. Umuyoruz ki yaşanan kriz sağduyu ile çözüme ulaştırılır, Hollanda ile ilişkimiz en kısa sürede normale döner.”
aydinlik.com.tr