Best FM'de Ufuk Karcı'nın sunduğu Konuşan Türkiye programına katılan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, gündemle ilgili soruları yanıtladı. "Barolar ile sizin aranızdaki gerginliğin sebebi nedir? Barolar size neden tepkili" sorusu karşısında Feyzioğlu, sırtını dönenlerin haber değeri taşıdığı için gösterildiğini fakat sırtını dönmeyen baro başkanlarının gündeme getirilmediğini savundu.
Protestonun yaratıcı olduğunu ve hoşuna gittiğini belirten Feyzioğlu; baro başkanlarının 24 saat yağmur altında bekletildiği için kızacakları ilk kişinin kendilerine en yakın gördükleri TBB Başkanı olduğunu belirtti. Feyzioğlu "Niye bizi kurtarmadın?" sorusunu soran başkanlar için sabaha kadar telefon görüşmeleri yaptığını, Adalet Bakanı ile defalarca görüştüğünü ve son görüşmesinin sabaha karşı saat 4'te olduğunu söyledi.
"YÜRÜYÜŞ ÖNCESİ HAZIRLIK YOKTU"
Eyleme katılan baro başkanlarının hepsinin başının üstünde yeri olduğunu belirten Feyzioğlu, Ankara Barosu'nu yürüyüş hazırlıkları konusunda eleştirdi: "Valiye gideceksiniz. Vali bir vali yardımcısını görevlendirecek, ismi de bellidir bu işlerle uğraşan vali yardımcısının. Siz bir tertip komitesi kuracaksınız. Bunların hiçbiri yapılmamış. Onlarca baro başkanını getirmişsiniz. Ankara Barosu ciddiyetindeki bir kurum, nasıl yürüyüş yapılacağını bilmeli. Kendileri yapmamışlarsa benim yaptıklarım arşivlerde var, oraya baksınlar."
"VALİLİK RADİKALLERİN KAZANMASINA FIRSAT VERDİ"
Valiliğin uygulamalarının radikallerin kazanmasına yardımcı olduğunu iddia eden Feyzioğlu Valiliği eleştirdi: "Siyasi radikalleri kastediyorum, sorun çözmek için orada olmayanları, her iki taraf için de... 'Ankara-Eskişehir yolunun güvenliğini almak için sizi yarım saat bekletelim, şeritleri çekiyoruz. Ne sizin burnunuz kanasın ne buradan geçecek araçlar için bir sıkıntı olsun. Biz bunu çözüyoruz' denmeliydi. Bunu da yapmadılar. Şiddetli yağan yağmur altında bu insanları sefil ettiler."
"MANİFESTOLARLA DERDİNİZİ ÇÖZEMEZSİNİZ"
TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, şöyle sürdürdü:
"Siyaset mekanizması sorun çözsün istiyorsanız, dünyanın her yerinde lobicilik yapacaksınız, kurumsal ilişki kuracaksınız. Amerikan Kongresi'nde lobicilik yapan şirketler var. İnsani ilişki kuracaksınız. Derdinizi anlatacaksınız. Manifestolarla derdinizi çözemezsiniz. Gideceksiniz, anlatacaksınız. Onlar da size dertlerini anlatacaklar. Aksi takdirde dayatma olur. Ne siyasetin hizmet ettiği halka dayatma hakkı vardır ne de hizmet bekleyenlerin sadece benim dediğim olsun diye dayatma hakkı vardır. Benim sayın Cumhurbaşkanı ile görüşme zorunluluğum var. Cumhurbaşkanlığı kapısı devlet kapısıdır. Devlet kapısı vatandaşa kapanamaz. Biz birbirimizle kurumsal olarak ilişkiyi geliştirmek için adım attık. Yargı reformu strateji belgesi açıklanırken baro başkanlarını külliyeye çağırıyor. Bu raporun üçte biri bizim mesleğin sorunlarının çözümüne ilişkin. Gelin buraya. Biz uğraştık bunları yaptık ki o belge ortaklaşa hazırlanmıştır. Birlikte açıklayalım diyor ama Türkiye'de kurumsal ilişki bazılarınca kavranmadığı için sadece nefret ve sevda üzerine yapılıyor bu işler. Hizmet odaklı, çözüm odaklı baktığınızda bu ilişkinin kurulması gerekli. Kanun teklifi yaptıracaksınız. Benin kanun yapmaya yetkim var mı? Ya da kanun yapma gücüm var mı? O zaman milletvekilleriyle görüşeceksiniz. Geçen sene Meclis'in açıldığı hafta hukukçu milletvekillerini davet ettik Ankara'ya. Ak Parti'li MHP'li, İyi Parti'li hukukçu milletvekillerinin hemen hepsi geldi. CHP'li hukukçu milletvekilleri gelmedi. Ankara-İstanbul-İzmir baro başkanları gelmedi."
"VAZGEÇİLMELİDİR"
"İletişim her şeydir, çoklu baro yanlıştır. Türkiye'nin baroların temsil sistemiyle ilgili bir sıkıntısı var ise bu konuşulmalıdır. Çözüm çoklu baro değildir. Biz herhangi bir meslek örgütü değiliz. Yargının kurucu unsuru olduğumuz için altta baroların parçalanması, yargı birliği açısından sıkıntı yaratabilir. Temsil ile ilgili oluşacak sorunları çözecek adımları birlikte atalım ama çoklu baro sıkıntı yaratacaktır. Bundan vazgeçilmelidir. İlk günden beri bunu söylüyorum."
tgb.gen.tr