Vatan Partisi Öncü Gençlik ve Türkiye Gençlik Birliği (TGB) tam yedi kez Amerikan askerinin başına çuval geçirdi. 3 Eylül Salı günü İzmir Alsancak’ta USS Wasp gemisi askerlerinin başına çuval geçiren gençler, Cuma günü serbest bırakıldı. Öncü Gençlik Genel Başkanı Samet Kunt, TGB Genel Başkanı Kayahan Çetin ve TGB İzmir İl Başkanı Betül Kaya cezaevinden çıktıktan sonra ilk kez Aydınlık’a konuştu. Gençler duygularını, yaşadıklarını anlattı… Sözü onlara bırakalım:
ÖNCEDEN VERİLMİŞ KARAR
- İzmir’de bu eylemi yapma kararını nasıl verdiniz?
Samet Kunt: Genel Başkanımız Doğu Perinçek 2007 Diyarbakır Cumhuriyet Mitingindeki konuşmasında bir çuval gösteriyor ve diyor ki biz bunu Amerika'nın başına geçireceğiz… Partimizin çok önceden aldığı bir karardı, uyguladık.
- Amerikan askeriyle nasıl bir diyalog kurdunuz da onun asker olduğunu anladınız?
Kayahan Çetin: Tahmin ettik. Diyaloga geçtikten sonra gemide görevli olduğuna kanaat getirdik.
TARİHE GEÇTİLER
- Çuvalı ABD askerinin başına bizzat geçiren sen oldun. Bu nasıl bir duyguydu?
Samet Kunt: Planımızı başarıya ulaştırmanın mutluluğu. O çuval, tamamen Türkiye'yi savunmak için, Amerikan emperyalizminin başına geçti... Bunu yapmak, buna ulaşmak büyük mutluluktu.
- ‘Gözlüklü Türk kadını’ şeklinde namın yürüdü. Bu kadar cüsseli bir adamı nasıl kuvvetle tutabildin?
Betül Kaya: Askerin korkusu, olayı anlayamaması ve kavradıktan sonra bir şey yapamayacağının idrakiydi aslında onu durduran. Ben orada bir temsildim, diğer tüm arkadaşlar gibi. Neyi yaptığımızı, neden yaptığımızı anlattık. O, onu anladıktan sonra ‘help’ sesleri yükselmeye başladı.
- Rus medyasında ünlü oldun. Büyük takdir topladın. Ne dersin?
Betül Kaya: Evet, dostlarımıza selam ederim! Oradaki mücadele ile buradaki mücadelenin arasında hiçbir fark yok. Amaç aynı, yer farklı.
‘İZMİRLİ BİZİ ALKIŞLADI’
- Olay öncesinde, anında ve sonrasında vatandaşlara seslendin. İzmirlinin tepkisi nasıl oldu?
Kayahan Çetin: Geminin gelmesinden dolayı İzmir halkında büyük bir rahatsızlık vardı. Eylemden önce Alsancak sokaklarında bunu gördük. O sabah bize ‘Bu Conileri görüyoruz, sizi gördüğümüze çok sevindik’ diyen çalışanlar, esnaf oldu… Eylemden sonra da eylemin gerekçelerini, neden bunu yaptığımızı anlatmaya başladım, alkış sesleri yükseldi etraftan. İnsanlar apartmanların balkonlarından alkışlamaya, videomuzu çekmeye başladı. Milletimizin desteğini her zaman kalbimizin derinliğinde hissettik. Bu bize çok güç verdi.
‘TÜRK MİLLETİ BİZİMLEYDİ’
- Yargı kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Samet Kunt: Sadece Türk yargısının kararı değildi, hukuki bir karar da değil. Bu aslında Türk devletinin, Türk hükümetinin ve Türk yargısının toplamının içerisine düştüğü zaafı gösteriyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin Türkiye'ye karşı düşmanlığı, yıkıcı faaliyetleri ayan beyan ortada, Türk Devleti de 15 Temmuz sonrasında çeşitli kurumlarıyla bunu tespit etmiş…
Aldıkları kararın tamamen Amerika korkusuyla, baskıyla alındığını ve bir zafiyeti gösterdiğini iyi anlamak lazım. Vatan Partisi olarak, uzun süredir hükümetin zaaf içinde olduğunu anlattık, Milli Devlet Bildirgesi'nde de anlattık bunları.
Türk hükümetinin, Türk devletinin ve Türk yargısının yapması gereken bize sahip çıkmaktı. Yine de bizi uzun süre tutamadılar çünkü Türk Milleti bizimle birlikte, Türk Devleti'nin önemli kesimleri bizimle birlikte.
‘BÖYLE DEVAM EDERSENİZ GEMİLERİNE YETİŞİRSİNİZ’
- Fatih Altaylı, Özlem Gürses, Cüneyt Özdemir gibi gazeteciler ABD askerini gariban ilan etti sizi hedef tahtasına oturttu…
Kayahan Çetin: Bu eylem dünyada ses getirdi. 6. Filo, Beyaz Saray, Pentagon, ABD Büyükelçiliği art arda açıklamalar yaptı. HAMAS, Filistin Kurtuluş Örgütü, dünyanın bütün mazlum devrimci örgütleri hatta Amerika'nın komünistleri dahil olmak üzere dünyada emperyalizme ve siyonizme karşı insanlığın mücadelesinin tarafında olanlar bizi destekledi.
Kaderini Pentagon'la birleştirenler elbette bu eyleme çamur atma yarışına girdiler. ‘Sivil’ hassasiyeti üzerinde birleştiler. Bu sivil Amerikan askeri bir pilot. Bu asker belki de iki hafta önce, bir ay önce o uçak gemisinden kalkıp Yemen'i bombaladı, Suriye'yi bombaladı. Bu profesyonel katillere karşı sivil hassasiyeti güdenler, Acaba Türkiye'ye yönelen Amerikan tehditlerine karşı ne diyorlar?
Onları da bir kez daha uyarmış olalım. Eğer böyle devam ederseniz, yarın öbür gün o Amerikan gemilerinin arkasına atlamaya, onlara yetişmeye kalkarsınız.
HER PARTİNİN TABANINDAN DESTEK VARDI
- Cezaevinden çıktın, telefonu eline aldın. Sosyal medyadan nasıl mesajlar aldın?
Betül Kaya: Birçok siyasi partinin gençlik kollarında bulunan, görev alan kişilerin, özel olarak bu duruşumuz için teşekkürlerini ilettiğini gördüm.
- Hangi partiler vardı?
Betül Kaya: Neredeyse hepsi... Az önce görüştüğüm kişi Zafer Partisi’ndendi. Şunu söylüyorlar genelde, ‘duruşunuzu, mücadelenizi ve cesaretinizi kutluyoruz.’ Bütün siyasetlerde ortaklaşamıyoruz onlarla. Ama bu duruşu sergileyebilecek farklı bir gençlik kuruluşunun olmadığının da farkındalar.
Benim de hepsine tek bir cevabım oldu: Bu duruş Türk gençliğinin özünde olan, zaten var olan bir duruş. Sizleri, anti-emperyalist bu mücadelede, destek verdiğiniz ve duruşundan gurur duyduğunuz gençlerin yanında olmaya davet ediyorum.
Kayahan Çetin: Çok farklı siyasi kesimlerden destek oldu. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.
‘TELAŞA KAPILDILAR’
- Düğünlerle uğurlandınız düğünlerle karşılandınız. Nasıl bir histi?
Samet Kunt: Bir başarıya imza attık. Türkiye'ye ve tüm dünyaya derdimizi, meramımızı anlatabildik. Türk milletinin ve dünyadaki mazlum milletlerin desteğini aldık. Amerikan Conilerini büyük bir telaşa sürükledik.
Pentagon telaşa kapıldı.
Çünkü ABD güya müttefik bir ülkenin, yani NATO üyesi bir ülkenin topraklarında kendi askerini korumaktan aciz. İkincisi, sözde kahraman Amerikan askerleri, onları sadece tutup çuval geçirmek isteyen gençlerden bile öyle korktular ki... Tüm dünya onların ‘help help’ çığlıklarını duydu. Bunların kağıttan kaplan olduğunu gördük. Amerikan askerinin ‘help’ çığlıkları yenilen Amerika’nın resmidir. Kimse onları kurtaramayacak.
OKUL BİRİNCİSİ KADIN TEĞMENLERE SELAM
- Güneş gözlüklü kahraman Türk kadını diye nam saldın. Türk kadınlarına bir mesajın var mı?
Betül Kaya: Türk kadını zaten üstün başarısını, 30 Ağustos'ta mezun olan teğmenlerimizle gösterdi. Biz Mustafa Kemal'in askerleriyiz. Türk kadını tarihi boyunca cephenin içinde yer aldı. Bugün de bilimde, askeri kuvvette, sokakta aynı gücü, aynı kuvveti hep birlikte koruyoruz. Birbirimize destek oluyoruz ve o desteğimiz artmaya da devam edecek.
‘GEREKTİĞİNDE DENİZE DÖKERİZ’
- Son sözü senden alabilir miyim?
Samet Kunt: Bu eylemler devam edecek. Amerikan askerleri ve Amerikan unsurları artık kimse, isterse Amerika Başkanı olsun Türkiye'de elini kolunu sallaya sallaya gezemeyecek. Ne yapmamız gerekiyorsa onu yapmaya hazırız. Gerektiğinde denize dökeriz derken de şaka yapmıyoruz.
- Teşekkürler.
DUALARLA UĞURLANDILAR
- Cezaevine gittiğinizde nasıl karşılandınız?
Betül Kaya: ‘Buna nasıl cesaret ettiniz?’ , ‘Sizi tebrik ediyoruz.’ gibi cümleler çok duydum. Çoğuna TGB’yi ve Vatan Partisi’ni anlattım. Sağlık kurulunda, müdürle ya da gardiyanlarla görüşürken hepsi tek bir şey söyledi, ‘helal olsun’. Destek verenimiz çoktu. Çıkarken de alkışlarla, dualarla uğurladılar.
Kayahan Çetin: Haberimiz bizden önce gitmişti. Eylemde kim ne yaptı, kim tuttu, kim çuval geçirdi, kim konuştu, biliyorlardı. Tutuklu, infaz koruma memuru, hapishane görevlisi arkadaşlar sonuna kadar haklı olduğumuzu söylediler. Koğuşumuza da isim taktılar: Çuvalcılar Koğuşu!
Sueda Babacan: Koğuşa girdiğimde ‘Siyasi geldi’ diye bir ses yükseldi içeriden. İçerideki temizlik, kantin gibi yerlerde görevli olan mahkumların kaldığı işçi koğuşuydu. 27 kişi ufak ufak çevreme toplanmaya başladı. İşçi Partiliymişsin, bak burası da işçi koğuşu diye şakalar yaparak ruh halimi anlamaya çalıştılar… “Koğuş anası” diğer hükümlülere seslenerek beni kendi yattığı odaya aldı. Üçer kişilik 10 oda vardı… Adımız başta “Siyasi” daha sonra “Çuvalcı” oldu.
- Çıkarken nasıl uğurlandınız?
Kayahan Çetin: Çıkarken sarıldılar, alkışlarla, dualarla uğurladılar. ‘Bizi unutmayın’ dediler. Dışarıda görüşmek üzere sözleştik.
‘MEHMETÇİĞİ ÖRNEK ALDIK’
- Hayatınızda ilk defa cezaevine girdiniz, psikolojiniz nasıldı?
Samet Kunt: Çok sağlam durdu herkes. Biz bu tür zamanlarda sınır boylarında, namlunun ucunda, kelle koltukta vatan görevi bekleyen Mehmetçiğimizi, Türk polisini örnek alıyoruz. Nasıl Türk askeri, Türk polisi, devletin kolluk anlamında bir güvencesiyse Vatan Partisi de siyasal düzlemde Türk devletinin ve milletinin güvencesidir.
‘ANNEM BENİ ÇOK ŞAŞIRTTI’
- Samet, sen İzmir’desin. Çıkar çıkmaz ailenle buluştun. Seni nasıl karşıladılar?
Samet Kunt: Bütün yakınlarımız, ailemiz bize destek oldu. Sadece benim değil, diğer arkadaşlarımızın da. Sadece onlar ya da cezaevindekiler değil, yolda bizi gören, bizi tanıyan herkes desteğini ifade etti. Herkes yaptığımız işten memnun. Doğru bir iş yaptık, gururluyuz.
Betül Kaya: Tutuklama kararından sonra annemi aradım. Açıkçası endişeliydim çünkü genelde TGB’deki görevlerimden dolayı biraz gergindi. Haberi aldığında bizi eğitirken söylediği bir cümleyi kurdu: ‘Bizler ne yaparsak yapalım bu vatanın evlatlarıyız. Borcumuz var bu vatana. Yaptığın her şeyde, bunun farkında olarak, bilincinde olarak iş yapmalısın.’ Sonra da ‘Birbirinize sahip çıkın, beraber gidin, beraber dönün. Hepiniz birbirinize emanetsiniz, sonra partiye emanetsiniz.’ dedi.
TGB’YE ÜYE AKINI
- TGB’ye büyük bir üye akını olduğunu söylüyorlar. Nerelerden geliyor üyeler?
Kayahan Çetin: TGB, ‘Çuvalcıların Örgütü’ diye nam saldı. Bütün illerde yeni üye olan arkadaşlarımız var. Liderlerimizin bir kısmı İzmir’de hâlâ. Az önce bir toplantı yaptık, illerine geri dönmelerini, yeni üyeleri karşılamalarını söyledik. Üye akını devam ediyor. Sosyal medyada da TGB, milyonların izlediği bir örgüt oldu. Üye sayısına ilişkin önümüzdeki günlerde bilgi vereceğiz.
DÜNYA ANTİEMPERYALİST GENÇLİK BİRLİĞİ TOPLANACAK
- Çuval eylemi dünya çapında yankılandı. TGB aynı zamanda Dünya Antiemperyalist Gençlik Birliği (WAYU)’nin genel sekreteri. Dünyadaki dostlarınızla bir buluşma söz konusu mu?
Kayahan Çetin: Planlarımız vardı, bu uluslararası birlikteliği Türkiye'de bir meydan okumaya dönüştürmek istiyorduk. Şimdi çuval olayı vesile oldu. Dünya çapında beraber hareket ettiğimiz kardeşlerimiz bize ulaştılar, tebrik ettiler.
Onlarla en yakın zamanda Türkiye'de, İstanbul'da veya Ankara'da bir araya gelmek, bu direniş cephesinin kararlılığını tüm dünyaya ilan etmek, daha eşitlikçi, daha paylaşımcı, çok kutuplu bir dünya düzeninin kurulacağını ilan edeceğimiz bir büyük kurultay yapmak istiyoruz. En yakın zamanda bunun hazırlıklarına başlayacağız.