“Ben Ömer… Babamın aslan oğlu, anamın kınalı kuzusu, hepinizin kardeşi.”
Her yıl 12 milyonun üzerinde turist ağırlayan Uluslararası Film Festivali, 53. kez sanatseverlerle buluştu. Özel Kuvvetler Komutanlığında darbeci generali vurduktan sonra şehit edilen Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir'in hayatının konu alındığı ‘Ben Ömer’ belgeselinin Ulusal Belgesel Film Seçkisi’nde gösterimi yapıldı. ‘Ben Ömer’ aynı zamanda Belgesel Film Seçkisi İzleyici Ödülü’nü aldı.
‘Ben Ömer’ belgeselinin yönetmeni Mesut Gengeç, belgeseli festivale yetiştirmek için 2 aylık bir çalışma sonunda tamamladıklarını belirtti. 33 dakikalık bir belgesel olan ’Ben Ömer’, Ömer Halisdemir'in çocukluğundan başlayarak şehit olduğu 15 Temmuz gecesine kadarki süreyi yansıtıyor.
Belgesel Gözyaşlarıyla İzlendi
Belgeselin fragmanı “Ben Ömer… Babamın aslan oğlu, anamın kınalı kuzusu. Çocukluğum Niğde’nin Çukurkuyu köyünde kendi kendine geçti. Dağlarda kahpe kurşunlara göğsümü siper ettim. Eşkiyanının, teröristin en hainiyle çarpıştım. Gün oldu yaralandım. Kanım aktı ama hiçbiri koymadı bana. Ta ki…” sözleriyle başlıyor. Beğeniyle izlenen belgesel karşısında sanatseverler gözyaşlarını tutamadı.
Devamı Çekilecek
Mesut Gengeç: “ ’Ben Ömer’ derken O Anadolu'nun bir yiğit evladı, nasıl bir toprakta doğduğu, çocukluk, lise yılları, ilk askerlik günleri ve sonraki süreçlerde yaşadığı önemli operasyonları ele aldık” diyerek belgeselin hem içerik hem bilgi yönünden geliştirilip, devam niteliğinde yeniden çekileceğini vurguladı.
“Sahneleri Çekerken Çok Duygulandım”
Belgeseli yaparken en çok "Çam ve gül" hikayesinden etkilendiğini söyleyen Gengeç, ayrıca Halisdemir'in çok iyi bir asker, evlat, aile babası olduğunu ve bu sahneleri çekerken çok duygulandığını kaydetti.
Haber: Buse Gençtürk
tgb.gen.tr