Türk Gençliği Vatanını Teröre Teslim Etmeyecek!

TGB önderliğinde gençlik, milletiyle ve ordusuyla birlikte vatan savunmasının en ön mevzisinde haykırmaktadır: Vatanımızı teröre teslim etmeyeceğiz!

Türk Gençliği Vatanını Teröre Teslim Etmeyecek!

YAZAR

Emperyalist güçler, ülkemizi uzunca bir süredir başta terör olmak üzere birçok yöntemle teslim almaya çalışıyor. Geçmişten günümüze işbirlikçi iktidarlar eliyle yürüttükleri politikalarında, bir ‘ikna’ metodu olarak terörün azımsanmayacak bir rolü vardır. Bu rol ülkeden ülkeye hatta hükümetten hükümete değişir. Ne zaman ki milli devlet, emperyalist politikalara direnmeye başlar, orada terör örgütleri devreye girer. PKK'nın, FETÖ’nün sessiz kaldığı açılım sürecinde, AKP-ABD ilişkileri, balayına çıkmış evli çift gibiydi. Türkiye’nin milli kuvvetlerinin ayağa kalkışının, Asya cephesinin dünya üzerinde yükselişinin ve Türkiye’nin bu cepheye yakınlaşmasının ardından ABD, RTE'den vazgeçmiş ve yeni iktidar alternatiflerini yaratmaya çalışmıştır. ‘Daha Amerikancı’ iktidar arayışları sürerken PKK'nın saldırıları diğer terör örgütleriyle birlikte artmıştır. Dikkat çekilmesi gereken nokta şudur: PKK'nın saldırıları bir neden değil, sonuçtur. Yani ABD ile ilişkilerin bozulmasının bir sonucu olarak PKK-IŞİD-FETÖ gibi terör örgütleri Türkiye’ye saldırmaktadır. Türkiye’yi Atlantik cephesinde tutma heveslileri, hemen her gün/hafta düzenledikleri kanlı eylemler ile ülkeyi kaosa sürükleme ve yeniden yüzünü Batı’ya çevirme çalışmalarını yürütmektedirler. Bu düzlemde Türk devrimcilerine düşen görev, Türkiye’yi Amerikancı politikalardan uzaklaştırmak ve terörle mücadelede milleti birleştirmektir. Terör örgütleriyle mücadelenin, uygulanması zorunlu olan bazı yasaları vardır.

Terörle mücadelenin yasaları

Tutarlılık!

En başa tutarlı mücadeleyi eklemek gerekir. Terörle mücadelede tutarlı olmadan başarıya ulaşılamaz! PKK terörünü görmeden IŞİD ile mücadele, FETÖ'yü görmeden PKK ile mücadele ve ABD'yi görmeden herhangi biri ile mücadele edilemez. Birtakım grupların PKK'yı aklama çabası, ABD'yi ve emperyalist politikalarını aklama çabasıdır. 10 Ekim saldırısı (IŞİD), PKK saldırıları ve FETÖ saldırıları, Türkiye’nin Amerikancı politikalarla hesaplaşma dönemine gösterilen sopadır. 10 Ekim'i elbette unutmayacağız. Ama 10 Ekim'i anarken Hakkâri saldırısında şehit olan asker ve yurttaşlarımıza dair tek bir kelam etmemek nasıl bir iki yüzlülüktür? İşte tam da bu sebeple en başa tutarlılığı yazmak durumundayız. Tutarlı mücadele, terörle mücadelenin olmazsa olmazlarındandır.

Kararlılık!

Terörle mücadele kararlılık gerektirir. Güvenlik güçlerimiz kararlı olmak durumundadır. Milletimiz, yaşanan onca acıya göğüs germeli, terörle mücadelede birleşme kararlılığında olmalıdır. Siyasi kuvvetler ise milleti birleştirme, teröre karşı ortak cephe oluşturma kararlılığında olmalıdır. 24 Temmuz'dan itibaren yürütülen mücadele, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Milletinin kararlılığı ile başarıya ulaşacaktır.

Doğru Mevzii!

Mevzimiz; teröre karşı vatan savunması mevzisidir! En acil görevimiz, bu cepheyi oluşturmaktır. Toplumun her kesimini, ayırt etmeksizin cümle Amerikancı terör örgütlerine karşı birleştirme iddiasını taşımayan hiçbir kuvvet Türkiye’nin geleceğinde yer alamaz. Bu sebeple, 10 Ekim’i anarken Hakkâri saldırılarında yitirdiğimiz şehitlerimize dair tek bir kelam etmeyenler Türkiye’nin geleceğinde yer alamaz. 10 Ekim’de yitirdiklerimiz can da Hakkâri’de yitirdiklerimiz can değil mi? FETÖ’nün darbe girişimi sırasında katlettiği vatandaşlarımız bizim canımız değil mi? Mevzisini Türkiye’den yana kuramayanlar kör düşmanlıklarla toplumu kutuplaştırıyor. Ölülerimizi dahi ayrıştıranlar toplumu birleştiremez. Toplumu birleştirmeyenler emperyalizmle kavgada başarı kazanamaz!

Asıl Şimdi Atatürk Cumhuriyeti!

Türkiye’nin terör kıskacından kurtuluşunun yegâne yolu, Atatürk Cumhuriyeti’nde birleşmektir. Mücadelemiz uzun soluklu. Kurtuluş akşamdan sabaha olmayacak. Kasları germeli, sabırla örmeliyiz bütün bu süreci. Başarıya ulaşmak için bölücü, gerici bütün kuvvetlere karşı amansız ve ‘ama’sız mücadele etmek gerekir. Türkiye’yi bölme girişimleri sonuçsuz kalacaktır. Türk Milleti ve Türk Ordusu buna izin vermez. Türk Gençliği, dün ve bugün (10-11 Ekim) üniversitelerinde yaptığı şehit eylemleriyle bu kararlılığını bir kez daha göstermiştir. 50’yi aşkın kampüsten yükselen ses Türkiye’yi teröre teslim etmeme iradesidir. Bu iradeyi tutarlı, kararlı ve doğru mevzide mücadele yürüten örgüt yaratabilir. Nitekim Türkiye Gençlik Birliği önderliğinde Gençlik, milletiyle ve ordusuyla birlikte vatan savunmasının en ön mevzisinde haykırmaktadır: Vatanımızı teröre teslim etmeyeceğiz!

Cem Dikmen
TGB Genel Başkan Yardımcısı

tgb.gen.tr

 

 

Tarih:
Diğer Haberler