Kanlı Postalların Tertibi: Kanlı Pazar

TGB İstanbul İl Başkanı Okan Özkan yazdı...

Kanlı Postalların Tertibi: Kanlı Pazar

YAZAR

Türk gençliğini ve Türk milletini ayrılıkları ortadan kaldırıp birleşmeye sevk eden, kol kola mücadele vermeyi öğreten emperyalizmle mücadele zemini olmuştur. Bu topraklarda 1920 Kurtuluş Savaşı mücadelemizle başta İngiliz ve Fransızlara gelmiş geçmiş en ağır tokadı atarak bağımsızlığımızı kazanmamız, bilcümle emperyalistler açısından şok etkisi yaratmıştır. Devrimci Cumhuriyet ondan sonraki emperyalist temelli kalkışmaların önüne geçmiş ancak dışarıdan ve içeriden yapılan saldırılar bağımsızlığımızı sarsmıştır. Türkiye 1960'lı yıllara geldiğinde yarı bağımlı bir ülke konumundadır. Türk gençliği 6.Filoların Türkiye'yi her ziyaretinde antiemperyalist bilinç ve birikimini sergileyerek, verdikleri mücadelenin "İkinci Kurtuluş Savaşı" olduğunu göstermiştir. İşte Türkiye bu antiemperyalist bilincin yükseldiği zamanda 16 Şubat tarihinde, daha sonradan Kanlı Pazar olarak anacağımız bir saldırıyı yaşayacaktı.
16 Şubat tarihinde yaşanacak olayların süreci, ABD 6.Filo'sunun geleceğini haber alan gençliğin 6 Şubat'tan itibaren, Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ve Genelkurmay Başkanı Cemal Tural'a telgraf çekmesiyle başlıyordu. Gençler çektikleri telgrafta Cumhurbaşkanı ve Genelkurmay Başkanı'nı uyararak "Amerikan emperyalizminin bekçisi bu filoyu ve askerlerini kendi donanmamızdan ve Mehmetçiklerimizden daha fazla görmekten usandık." diyorlardı.
10 Şubat 1969 tarihinde 6.Filo'nun Dolmabahçe'ye demirlemesi, devrimci gençlerin faaliyetlerini antiemperyalist kampanyaya dönüştürmelerini beraberinde getirmiştir. 10 Şubat'tan itibaren gençler Sarıyer'den Pendik'e kadar İstanbul'un dört bir yanında afişleme ve yazılama çalışması gerçekleştirmişlerdir.
Vedat Demircioğlu'nun İTÜ Öğrenci Yurdu'ndan atılarak şehit edilmesinin sebebi bir sene öncesinde Dolmabahçe'ye gelen 6.Filo'ya karşı yapılan protestolardı. Devrimci gençler 6.Filo'nun Dolmabahçe'ye yeniden demirlemesiyle Vedat Demircioğlu'nu mücadelelerinin simgesi haline getirmişlerdir. Bu simgeleştirmeyi Vedat Demircioğlu'nun resmini bayrak haline getirip Beyazıt kampüsündeki yangın kulesine çıkıp asarak somutlamışlardır. Bu bayrak asma olayı Kanlı Pazar'ın yaratılmasında da bir bahane teşkil edecektir.
10-16 Şubat tarihleri antiemperyalist gençlerin bir dizi eylem yaparak Amerikan 6.Filo'sunu protesto ettiği bir hafta olmuştur. 11 Şubat tarihinde Beyazıt'tan Taksim Anıtı'na yürüyüş yapılmış, eyleme katılanlardan yaşlı bir dede gençlerin slogan attırdığı anıtın üstüne çıkarak: "Bunlar ne Süleyman'ın(Demirel) çocukları ne İsmet'in(İnönü) çocukları. Bunlar Atatürk'ün çocukları. Bu filonun ne işi var burda çeksin gitsinler, biz bunları kovarız." demiş ve eylemcilere "Bakımsız Türkiye" sloganını attırmıştır. 13 Şubat'ta Çemberlitaş Kız Öğrenci Yurdu'nda toplanan kız öğrenciler Beyazıt'tan Sultanahmet Meydanı'na kadar ellerinde "Ya İstiklal, Ya Ölüm" dövizleri ve Türk bayraklarıyla 6.Filo'yu protesto etmişlerdir. Bu eylemin Sultanahmet Meydanı'nda sonuçlanmasının tarihsel bir önemini de "Halide Edib'in elli yıl önce emperyalizme kafa tuttuğu yer" olarak açıklamışlardır.
Türk gençliği eylemlerini büyüttükçe ABD güdümündeki gerici kuvvetler de söylemlerini sertleştirmişler ve iftiralarla birlikte linç kampanyası yürütmeye başlamışlardır. Milli Türk Talebe Birliği(MTTB) o dönem gericilerin elinde olan bir yapıdaydı. Beyazıt'taki yangın kulesine asılan Vedat Demircioğlu bayrağını "Komünistler kızıl bayrak çektiler" şeklinde yayarak muhafazakar kesimleri provoke etmişlerdi. 14 Şubat tarihinde MTTB önderliğinde toplanan gericiler "Bayrağa Saygı Mitigi" adı altında eylem örgütlemişlerdi. Beyazıt Meydanı'nda yapılan mitingde, şuan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olan İsmail Kahraman o dönem MTTB Başkanlığını yapmaktaydı. İsmail Kahraman mitingde yaptığı konuşmada meydandakileri kışkırtarak: "İstanbul'un genelev haline geldiğini söyleyenler, karılarına sahip çıksınlar. Biz buraya tarihi kararlar almak için toplandık. Komünizme cihat açtık, pazar günü Taksim'de buluşalım." demiştir. O pazar günü antiemperyalist gençliğin 6.Filoyu protesto etmek için yapılacak büyük mitingin de günüydü. Gericiler yer ve saati özellikle 6.Filo protestosunun yapılacağı ana denk getiriyorlardı.
16 Şubat... Bu gün ve bu güne ilerleyen süreçlerde gerici basının gençlerle ilgili nasıl karalama kampanyası yürüttüklerini gözler önüne sermemiz gerekir. Başta dönemin Bugün gazetesi olmak üzere gericiler "Ya tam susturacağız, ya kan kusturacağız", "Kızılları boğmanın vaktidir" manşetleri atarak halkı kışkırtmaya çalışıyorlardı. Kanlı Pazar olayının baş ateşleyicilerinden biri de geçenlerde, kadınların giydikleri kıyafetler üzerinden onları fahişe olmakla suçlayabilecek kadar alçaklaşan gerici Mehmet Şevket Eygi'dir. Eygi Bugün gazetesinde 16 Şubat günü yayınlanan yazısında "Cihada hazır olunuz" çağrılarını yapıyordu. İşte öğrenci ve işçi örgütlerinin yoğunluklu olarak katılacağı "Emperyalizme ve Sömürüye Karşı İşçi Yürüyüşü" bu koşullar altında yapılacaktı.
Beyazıt Meydanı'nda toplanan gençlerin ve işçilerin amacı yürüyüşü Sultanahmet, Karaköy, Tophane ve Dolmabahçe üzerinden Taksim Anıtı önünde sonlandırmaktı. Beyazıt'ta toplanan kalabalık, yürüyüş ilerledikçe daha da artmış ve coşkulu hale gelmiştir. Taksim Meydanı'na çıkarken kalabalığın sayısı 40 bin civarıdır. Bu esnada Taksim ve Dolmabahçe'de camilerde toplanan, başını MTTB ve Komünizmle Mücadele Derneği'nin çektiği gericiler Taksim'e çıkan yürüyüşçülerin öncü grubuyla karşı karşıya gelmişler, sopa ve bıçaklarla eyleme saldırmışlardır. Devamında süren olaylara polis müdahale etmemiş ve gün sonunda Türkiye İşçi Partisi üyesi Ali Turgut Aytaç ve işçilerden Duran Erdoğan yaşamını yitirmiştir. Bu çatışmalardan sonra 16 Şubat "Kanlı Pazar" olarak anılmaya başlamıştır.
Kanlı Pazar olayını yaratanlar görünürde MTTB ve Komünizmle Mücadele Derneği gibi örgütler olsalar da onların perde arkasında gerçek yüzleri bulunmaktaydı:ABD. Türk gençliğinin Amerikan askerlerini gördükleri her yerde kovalamaları, önceleri 6.Filoyu denize dökmeleri ABD'yi korku içerisinde bırakmıştı. ABD askerlerinin kanlı postalları ne zaman Türkiye toprağına bassa, Türkiye'de kitlesel gençlik, işçi başta olmak üzere tüm kesimlerin katıldığı eylemler gerçekleşmekteydi. Bundan rahatsız olan ABD, kontrgerilla faaliyetiyle emrindeki gerici gruplara görevlerini vermiştir. O görev de antiemperyalist sesleri kesmektir.
Bugün Türk gençliği olarak Kanlı Pazar olayından biz de tarihsel bir görevi kendimize çıkarmayı borç biliyoruz. ABD gittiği her bölgeye, her ülkeye kan ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmemiştir. Emperyalizm güdümündeki gerici ve bölücü hareketlerin Türkiye'de yeri ve kazancı yoktur. ABD'yi ve onun kuklalarını bölgemizden atana dek gördüğümüz her yerde çuvallarımızla onları karşılamaya, antiemperyalist mücadeleyi bir daha "Kanlı Pazar"lar yaşanmasın diye, devam ettireceğiz.
Okan Özkan
TGB İstanbul İl Başkanı

tgb.gen.tr

Tarih:
Diğer Haberler