Tıbbiyeliler Mehmetçiğin Yanında!

Vatansever hekimlere düşen görev tabip odalarında aktif görev almak ve utanç kaynağı olan durumlara asla mahal vermemektir.

Tıbbiyeliler Mehmetçiğin Yanında!

YAZAR

Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi, TSK tarafından başarıyla yürütülen Afrin harekatının 5.gününde “Savaş bir halk sağlığı sorunudur.” adıyla bir bildiri paylaştı. Bu bildiride, Afrin operasyonunu bir an önce durdurmaya ve sözde barışa davet etmekte. Gayet masumane görünen bu çağrının, terör örgütü PKK’ya gönderilen binlerce tır dolusu silah yardımı sırasında gelmeyip geçmişte binlerce cana mal olan terör örgütüne karşı kararlı bir mücadele içinde iken gelmesi bizler adına yüz kızartıcı. Terör örgütü yüzünden çocuk, genç, yaşlı binlerce insanın hayatını kaybetmesi, milyonlarca insanın yurdundan göç etmesi “halk sağlık sorunu” değil iken bu terör örgütünü bitirmeye yönelik operasyonlar mı sorunudur?

PKK’yı hiçbir zaman terör örgütü olarak nitelendiremeyen TTB’den, terör örgütü üye ve destekçilerinin mesajlarına paralel bildiriler gelmektedir. Bu açıklama ile Türkiye devletinin yanında olmamaya imza atmış 170 sözde aydının yanında yer almıştır aynı zamanda. Ülkemizde davet edilen barışın, yurdumuza karşı onlarca yıldır süren teröre karşı mücadeleyi önlemekle geleceğini düşünmek ancak terör örgütü sempatizanlarına yakışan bir tavırdır.

21.12.2015 tarihinde; TSK bu sefer ülke içindeki terörü, terör örgütlerinin açtıkları hendeklere gömerken geldi TTB’den barış talebi. O hendekler açılırken, yollar kesilip bölge halkına zulmedilirken, karakollar basılıp Mehmetçikler şehit edilirken değil; eli kanlı terör örgütüne ağır darbeler vurulurken geldi hem de… 24 Temmuz 2015 ten itibaren PKK’ya karşı kararlılıkla yürütülen operasyonlar mevcut yönetime göre suç teşkil ederken, PKK mensuplarının sık sık yol kesip araç yakması, şantiyeleri basması, Şanlıurfa'da 2 polisin uyurken şehit edilmesinde bir sağlık sorunu yoktur.

Sözde Ermeni Soykırım yalanını tanıyan ve 2015 yılında PKK tarafından şehit edilen Dr. Abdullah Biroğul için günler sonra gelen, içinde PKK ve terör kelimesi geçmeyen bir anma mesajını paylaşan tabipler birliği ile karşı karşıyayız. Türkiye’nin Amerikan silahlı bu terör örgütleriyle verdiği mücadelenin, daha Vatan Savaşı anlamına geldiğini kavrayamayan Türk Tabipler Birliğinin, bu tavırlarının mesleki anlamda hiçbir karşılığı yoktur. Önce zarar vermemeyi ve ardından yararlı olmayı ilke edinen bizlerin; 40 binden fazla vatandaşımızın katili PKK’ya karşı başarıyla yürütülen operasyonları desteklemek, mesleğimizin ve vicdanımızın esas buyruğudur.

TTB’nin kuruluş amaçlarıyla bağdaşmayan, terörden ve terörün olumsuz yönlerinden tek kelime bahsetmeden bir milletin egemenliğini koruma mücadelesini haksız bir savaş gibi göstermesini vatansever hekimler olarak en hafif tabiriyle esefle ve utançla kınıyoruz.

1915 yılında vatan savunması adına cepheye koşup Çanakkale’de şehit olan tıbbiyelilerin, Sivas Kongresinde mandayı her koşulda reddeden Tıbbiyeli Hikmet'in bizlere kalan mirası da vatanımızın bütünlüğü, bağımsızlığını sağlamaktır. Bu amaç neticesinde hekimlere düşen görev ülkemizin bağımsızlığını ve bütünlüğünü korumak, esas barışı sağlamakla görevli Türk Silahlı Kuvvetlerinin yanında olmaktır. Bize ümit veren olay ise yurdun dört bir yanındaki tabip odalarının ve Sağlık-Sen’in, bu açıklamaya sert tepki göstermesidir.

Türk Tabipler Birliği'ni yok saymak ve beni temsil etmiyor demek, mevcut yönetimin işine gelen unsurlardır. Vatansever hekimlere düşen görev de; Nisan, Mayıs, Haziran dönemindeki seçimlerde oyunu kullanıp tabip odalarında aktif görev almak ve bu utanç kaynağı açıklamalara bir daha mahal vermemektir. Hepimizin sorumluluğu var, hepimizin suçu var. Sahip çıkarsak sahip oluruz!

Ahmet Volkan Kara 

İstanbul Tıp Fakültesi Atatürkçü Düşüne Kulübü Başkanı

tgb.gen.tr

Tarih:
Diğer Haberler