YAZAR
“3310. Ben Ali Gaffar Okkan. Diyarbakır halkına eziyet edeni yakarım.” Bu sözleri söyleyen bir kahraman. Öyle pelerini falan yok. Hatta ara sıra kahvehaneye uğrar, esnafın çayını içer, Diyarbakırspor maçlarına giderdi. Onun nezdinde halkı yanına alamayan hiçbir teşkilat başarılı olamazdı. Şanlıurfa’da, Eskişehir’de, Kars’ta başarılı görevler aldı. En son can Diyarbakır’da tarihe Gaffar Baba olarak geçti.
Gittiği her yerin yaralarını sardı, durmadan çalıştı. Halkın sorunlarına karşı “bu benim görevim değil” demedi. Devletin sıcaklığını herkese hissettirdi. Çocukların ağabeyi, halkın Gaffar Babası oldu.
İşçiye Derman Oldu, Hentbol Takımına Şoförlük Yaptı
Eskişehir’de görev yaparken şeker fabrikasında yaşanan bir patlamada çok sayıda işçi yaralanmıştı. Doktorlar, yaralanan işçilerin en fazla üç saat yaşayabileceklerini söylüyordu. Çünkü Eskişehir’de yanık merkezi yoktu. Türk Hava Kurumu, Hava Kuvvetleri Komutanı, Başbakanlık, hepsini aradılar. Sonunda işçileri Ankara’daki Gülhane Askeri Hastanesi’ne nakledecek uçağı bulmuşlardı. Bu çabalar sonucunda altı işçi hayatta kalmayı başardı. Eskişehir bu olaydan çok etkilendi. İzinsiz yapılan bir sendika yürüyüşünün durdurulması için Gaffar Okkan sendika liderleri ile görüşmeye gittiğinde sendika liderlerinin tepkisine rağmen işçiler yürüyüşü sonlandırmıştı. Çünkü Şeker Fabrikası patlamasında Gaffar Okkan’ın çabalarını biliyorlardı.
Eskişehir’de kız hentbol takımı kurmuşlardı. Gaffar Okkan takımın başarılı olmasını istiyordu. Kafile İzmir’e deplasmana çıkacaktı. Takımı İzmir’e taşıyacak olan Köy Hizmetleri’nden şoför bulunamamıştı. Kafileyi İzmir’e götürmeye Gaffar Okkan gönüllü oldu.
Şanlıurfa’da görev yaparken terörle mücadeleyle yakından ilgilendi. O dönem Şanlurfa’da çözülemeyen 5 tane faili meçhul cinayeti çözdü. Diyarbakır’da yaptığı gibi Şanlıurfaspor’un da maçlarını kaçırmazdı.
Kumara Geçit Vermedi, PKK’yı Şehre Sokmadı
Okkan’ın ilk emniyet müdürlüğü görevi Kars’a çıkmıştı. Kars’ta terör örgütü PKK’ya karşı mücadelede Gaffar Okkan’ın etkisi oldukça fazlaydı. Kağızman, Selim ve Digor ilçelerinde terör neredeyse bitme noktasına gelmişti. Şehrin giriş çıkışları 24 saat kontrol altında tutuluyordu. Gaffar Okkan’ın talimatıyla 20 farklı noktada aralıksız devriye bulunuyordu. Gaffar Okkan dondurucu soğukta sık sık devriyelerin yanına gidiyordu. Bu dönemde Kars’ta ilk kez özel harekât birimi kurulmuştu.
Gaffar Okkan’ın Kars’ta yaşadığı bir sorun da bölgede çok fazla kumar oynatılmasıydı. Bunun üzerine gerekli ikazları yapmış, operasyonlar gerçekleştirmişti. Hatta o dönem Kars Gençlik ve Spor İl Müdürü’nün anlattığına göre yanından geçtiği binadaki iş yerinden sesler gelmesi üzerine ikinci kattaki iş yerine yangın merdiveninden tırmanıp pencereden içeri giriyor. Kumar oynayanlara epey kızıyor, oynatanı da içeri atmıştı. Gaffar Okkan sadece suçla ve suçluyla mücadele etmiyordu. Kars’a yatırım yapılması için ciddi çabalar harcıyor, tarım kooperatifi kurulmasına ön ayak oluyordu.
Diyarbakırlının Gaffar Babası
Gaffar Okkan Diyarbakırlı çocukların neşesi, spor müsabakalarının en heyecanlı taraftarı, halkın yaralarını saran dostuydu. Şehrin her şeyiyle ilgileniyordu. Sokak aydınlatması olmayan sokakların aydınlatma sorununu bile çözmüştü. Uzun yıllar saat 16:00’dan sonra sonra tüm esnafın kepenklerini indirdiği Melik Ahmet Caddesi, ışıklandırmanın ardından yepyeni bir görünüme kavuşmuştu.
Ona göre Diyarbakır halkının özgürlüğüne kavuşması için bölgenin terörden temizlenmesi gerekiyordu. Okkan için terör örgütleri aynı zamanda gizli servisti. Diyarbakır’da olduğu süre içinde en büyük savaşı Hizbullah’a karşı verdi. Zamanının büyük bölümünü emperyalizmin piyonu olan Hizbullah’ı çökertmeye ayırdı. Örgütün bir numaralı ismi Hüseyin Velioğlu’nun öldürüldüğü Beykoz Operasyonunda kilit rol oynadı. Diyarbakır’da makamını Şehitlik’e taşımıştı. Şehitlik, Hizbullah’ın kalesi konumundaydı. Halka devletin sıcaklığını hissettiriyor, terör örgütlerine geçit vermiyordu. Emniyet Müdürlüğünün olduğu caddeyi tekrardan trafiğe açmıştı. Kadın polisleri sokakta görevlendirdi. Diyarbakır halkı ilk defa kadın polisleri sokakta o dönemde gördü. Şehre kurduğu kamera sistemiyle Diyarbakır’daki suç oranı ve faili meçhul cinayet oranını azalttı. O dönemde emniyet müdürlüğü bütçesinden 10 adet araç alındı. Bu araçlarla yaşlılara sakatlara ve çocuklara ücretsiz ulaşım imkânı sağlıyordu.
Halktan kopuk değildi, herkes ona derdini anlatabilirdi. Kahvehanelerde, sokakta herkese selam verir sohbet ederdi. Konuşurken zaman zaman ağzından Kürtçe kelimeler de çıktığı söyleniyor. Protokol tribünü yerine taraftar tribününe gidiyordu. Birbiriyle kavga eden çifti makam odasında ağırlayıp barıştırmıştı. Diyarbakırspor’un transferlerini kendisi yaptı. Diyarbakırlının Gaffar Babasıydı, sapına kadar Diyarbakırlıydı.
Diyarbakır Yürekle Kazanılır
Ömer Hayyam, “bir yürek ki yanmaz, yürek denir mi ona” der. Gaffar Okkan’ın yüreği Diyarbakır’la attı, Diyarbakırlıya yandı. Bugün de yüreği Diyarbakır halkıyla yanan Mehmetçik, terör örgütü PKK’ya karşı amansız mücadele veriyor. Bizim de yüreğimiz yanıyor, Diyarbakır Anneleriyle yan yanayız; onlara evlat oluyoruz. Güneydoğu’daki köy okulları için, Diyarbakır esnafı için, Dicle’nin köylüsü için yüreğimiz daha da yanmalı. Bizler yanarak kardeş olduk. Gaziantep’te, Şanlıurfa’da yanarak düşmanı kovduk. Bismil’de, Cumhuriyet Köyü’nde, Şırnak’ta, Nusaybin’de yanarak PKK’yı temizledik. Diyarbakır halkıyla, Mehmetçiğimizle, polisimizle daha büyük yangınları söndürmeye hazırız. Kardeşlik köprüsünü sağlamlaştırmaya, Gaffar Baba’nın mirasını taşımaya hazırız.
ABD’nin arkasına sığınanların yüreği yanmaz. Yürek mi denir onlarınkine! HDP/PKK ile iş birliği yapan CHP, İyi Parti, Deva Partisi, Gelecek Partisi, ne anlar yanmaktan. Ne bilir Diyarbakır Annelerinin yüreğini… Güneydoğu’nun Gaffarını bilmez, ona güvenmez, yüreksizdir. Bu yüzden Biden tayfasının Edirne’den Diyarbakır’a kadar kazanacakları tek bir zaferi yoktur.
Gaffar Okkan’ın Türk Milletine Mirası
Gaffar Okkan tarihe büyük bir iz bıraktı. Can Diyarbakır’dan Sakarya’ya kadar kardeşlik köprüsünü kurdu. Öyle bir köprü ki fırtına kopsa bile sallanmıyor. ABD emperyalizminin yıllarca bölgeyi PKK terör örgütüyle tehdit etmesine rağmen Diyarbakır Anneleri çıkıp “başlarım sizin Kürdistan davanıza” diyor. Kahraman Mehmetçiğimiz ve polisimiz terör örgütlerine göz açtırmıyor.
Gaffar Okkan terörle mücadelenin, fedakarlığın, Edirne’den Kars’a kader ortaklığının bayrağıdır. Diyarbakır halkı o bayrağı Diyarbakır Surlarına dikti. Şimdi o bayrağı el birliği ile yükseltme vaktidir. Güneydoğu’muzu Diyarbakır Annelerinin cesaretiyle, Kızıltepe’nin gençleriyle, Dicle’nin köylüsüyle, Ergani’nin üreticileriyle ayağa kaldıralım. Güneydoğu halkıyla aramızdaki Terör partisi HDP/PKK engelini ortadan kaldıralım. Can Diyarbakır’ın, Şanlıurfa’nın Batman’ın, Mardin’in Gaffar Baba’sını yaşatmak için HDP/PKK’yı kapatalım.
İshak Aykaç
TGB Genel Sayman Yardımcısı