

YAZAR
Yerel seçimler yaklaşırken Türkiye’de tartışmalar ve polemikler büyüyor. İttifaklarla, adaylarla, vaatlerle seçim ringi dolmuş durumda. Bu seçim sürecinde dikkatimizi çeken bazı açıklamalar ve çıkışlar da gerçekleşiyor. Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Önder Aksakal iki gün önce bir televizyon programında yaptığı konuşmada şu vahim ifadeleri kullandı: “Ergenekon ve FETÖ aynı yapı içerisindeki iki grup. Bunları ABD yönetiyor. Derin yapı içerisinde iktidar mücadelesi var.”
Bu baştan aşağı yanlış ifadeleri incelemeden önce DSP’nin mevcut durumu üzerine konuşmak gerekli. Demokratik Sol Parti’nin adı kimse tarafından anılmaz durumdayken, yerel seçim sürecinde aktör olmaya çalışma çabası dikkat çekici. DSP’nin kurmaylarına sormak lazım, bir partinin görevi sadece seçimden seçime mi görünmektir? Türkiye’nin mücadele süreçlerinde elini taşın altına koymayan bir parti, yerel seçimlerde başarı kazansa ne çıkar?
Cumhuriyet Halk Partisi’yle uzlaşamayan ve listelerde kendini var edemeyenleri de yine aynı yerde görüyoruz. Şişli’de CHP’den aday yapılmayan Mustafa Sarıgül ve yine CHP’den aday gösterilmeyen Avcılar Belediye Başkanı Handan Toprak, DSP’de soluğu almaktadır. Mahallenin istenmeyen çocuklarının oluşturduğu karma futbol takımından DSP’nin ne farkı vardır?
Program Olmadan Yola Çıkanlar
Ergenekon davasından yargılanan yurtseverleri Amerikancı olmakla suçlayan DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, genel seçimler öncesinde aynen şöyle demekteydi: “Hangi parti biraz daha çok milletvekili kontenjanı verirse onunla ittifak yaparız.” Partileri var eden programdır. Peki bu açıklama hangi programın ürünüdür? Aksakal, ‘ilkesiz birlik cephesi’ni genel seçimlerde yaratamadığı için yerel seçimlerde onun susamışlığı içindedir.
Eski HDP milletvekili Celal Doğan da DSP’nin Gaziantep Belediye Başkan adaylığına soyunmuştur. İlkesiz diye boşuna söylemiyoruz, PKK’nın yasal organı HDP’den rahatsız değillerdir. Yani ABD’nin 19 bin tır silah verdiğini itiraf ettiği PKK terör örgütünün meclisteki temsilcisi HDP’den bahsediyoruz. Önder Aksakal, Celal Doğan’ı aday olarak gösterdiği gibi HDP’nin o adayı desteklemesini de normal karşılamaktadır. ABD siyasetlerinin ülkemizdeki temsilcisi HDP’den aldıkları destekle, Ergenekon davasından senelerce içeride hapis yatan yurtseverleri Amerikancılıkla suçluyor Aksakal(!)
Yarbay Ali Tatar ‘’Amerikancı’’ mı?
Amerikan’ın, FETÖ aracılığıyla gerçekleştirdiği Ergenekon davası, Türkiye’nin bağımsız bütünlüğünü hedef alan, Türk Silahlı Kuvvetlerinin savunma mekanizmalarını çökertmeyi hedefleyen ve vatanseverli tutsak etmeye kalkışan bir kumpastı. Bugün Ergenekon savcılarının hepsi ya yurtdışında firari ya da Silivri zindanlarında yatmaktadır.
Önder Aksakal’ın bu denklemine göre, kumpasa canıyla isyan eden şerefli komutanımız Yarbay Ali Tatar Amerikancı. Peki, Cumhuriyet Gazetesinin başyazarı İlhan Selçuk’ta Amerikancı mıydı? Ya da 15 Temmuz’da hain darbe girişimine karşı canı pahasına direnen ve kumpas davalarında hapis yatan Türk ordusunun kahramanları da mı Amerikancı? Nereden baksak tutarsız ve bilim dışı olan bu açıklama bir parti genel başkanına yakışmamaktadır.
Şimdi Önder Aksakal’a sormak gerekli. Yıllarca Ergenekon adında uydurma bir davadan -ki bu dava geldiğimiz noktada sonlanmıştır- hapsedilen vatanseverler mi, yoksa PKK’nın yasal temsilcisi HDP’nin desteğini arkasına alanlar mı Amerikancı? Bugün vatanseverlere saldıranlara ABD ödül dağıtmaktadır. Öyle sanıyoruz ki, bu açıklamaları sonrası Önder Aksakal, iyi bir madalyayla, ABD tarafından mükafatlandırılır.ABD’nin, FETÖ aracılığıyla gerçekleştirdiği Ergenekon davası, Türkiye’nin bağımsızlığını ve bütünlüğünü hedef alan, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin savunma mekanizmalarını çökertmeyi hedefleyen ve vatanseverleri tutsak etmeye kalkışan bir kumpastı. Bugün Ergenekon savcılarının hepsi ya yurtdışında firari ya da Silivri zindanlarında yatmaktadır.
Okan Özkan
TGB Genel Sekreteri
tgb.gen.tr