Yaratıcı Yıkıcılığın Son Çaresi: Türk Demokrasi Projesi

Amerika Türkiye’ye nereden zarar verebiliriz diye çözümler arıyor. Türk Demokrasi Projesi Amerika’nın işte bu çırpınışın somut göstergesidir.

Yaratıcı Yıkıcılığın Son Çaresi: Türk Demokrasi Projesi
Peri Ayhan
Peri Ayhan
YAZAR

Geçtiğimiz günlerde ABD’nin başkenti Washington’da “Türk Demokrasi Projesi” adı altında bir dernek kuruldu. Derneğin kuruluşuna öncülük eden isimler arasında ABD Eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ve eski Florida Valisi Jeb Bush bulunuyor.

Bu projenin oluşturulmasına sebep, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Etnik azınlıklara zulmetmesi, özgür basını yok etmesi, siyasi muhalifleri hapse atıp öldürmesi” olarak gösteriliyor.
Derneğin ilan edilen amacı ise Türkiye’yi daha demokratik politikalar benimsemeye teşvik etmek ve Türkiye’nin demokratik kurumlarının, insan haklarının korunmasına ve ekonomik refahına yönelik sürekli erozyonunu durdurmak.
En baştan belirtelim, proje doğrudan Atlantik’ten koparak Avrasya’da konumlanan Türkiye’yi tekrar Atlantik sisteminin içine hapsetmeyi hedefliyor.

Türkiye Neden Hedefte?
Asya’nın öncüleri bugün ABD’ye karşı verilen hegemonya savaşında merkezi bir rol oynamakta.
İkinci Dünya savaşının ardından tek kutuplu bir sistemin içinde süper güç olarak kendini gösteren ABD, milli devletlere uyguladığı baskı ve saldırılarla milli devletleri teslim almayı hedefledi.
Fakat Çin, Türkiye, Rusya ve İran başta olmak üzere dünün mazlum milletleri Amerika’nın baskı ve saldırılarına karşı mücadele ettikçe güçlendi ve bir araya geldi.
Böylece tek kutuplu dünya düzeni yerini çok kutuplu dünya düzenine bıraktı.
Türkiye de, çok kutuplu dünya düzenini kuran milli devletler arasında yerini alıyor.
Bugün ABD’nin NATO zirvesinde, Türkiye’den istediği verimi alamaması Türkiye’nin stratejik olarak yeni yönelimden kaynaklanmaktadır. O yönelimi, terörle amansız mücadelemiz, S-400 savunma sistemindeki ısrarımız, Çin ve Rusya’yı bir tehdit olarak görmekten ziyade yükselen Asya Çağı’nın belirleyici kuvvetleri olarak görmemiz gibi pek çok örnekte görüyoruz. Bütün bunlar Türkiye’nin hedefe koyulmasındaki en büyük etkenlerdendir.

ABD Kendine Ortak Arıyor
“Türkiye’nin kendisini demokrasinin ve kültürel özgürlüğün temel ilkelerine yeniden adayarak, bir kez daha güvenilir bir bölgesel ve uluslararası ortak olabileceğine inanıyoruz.”
15 Temmuz darbe girişimine kadar Türkiye Atlantik zincirlerine bağlıydı. Ancak
15 Temmuz’da Amerikancı Gladyo bastırıldı. FETÖ’nün Türkiye’de önünün kesilmesiyle beraber ABD’nin Türkiye’deki kuvveti de kırılmış oldu. Sonrasında Türkiye’de istedikleri gibi “jandarmalık” yapamadıkları için ideolojik hegemonya aygıtlarıyla saldırmaya başladılar.
Türkiye, Amerika’nın bölgedeki stratejilerini gerçekleştirmek için önemli bir güç, Türkiye’yi yanında konumlandırmak istemesi, bölücü faaliyetlerine ortak etmek istemesi de buradan doğuyor. Türkiye üzerinde tam denetim kuramadan Ortadoğu ve Avrasya’da etkili olamayacağını biliyor.
Fakat Türkiye’nin çıkarları, kaderi Avrasya ile bütünleşiyor. Bölgede ABD ile yeniden ittifak söz konusu dahi olamaz.
Ekonomide ki zorluklar, güvenlikteki tehditler ancak Asya öncülüğünde, emperyalist kuvvetlere karşı birlikle çözüm bulacak. ABD sadece Türkiye’ye değil Çin ve Rusya’ya da savaş açıyor. Çünkü hegemonyasının kırılmasındaki en büyük etken Asya’daki birlik ve beraberlik.

Proje PKK ve FETÖ’yü Kucaklıyor
Türkiye, 2015’in Temmuz’undan bu yana PKK ile mücadelede istikrarlı, FETÖ ile amansız mücadeleler veriyor. Terör topraklarımızdan siliniyor, Mecliste terör propagandası yapanlar hapse atılıyor, yayın organları üzerinden PKK propagandası yapanlar yargı önünde hesap veriyor.
Türk Milleti tehdidin nereden geldiğinin, PKK’nın Türkiye’deki görevinin farkında, Ergenekon- Balyoz davalarında içeri atılan Atatürkçü vatansever siyasetçilerin, ordumuzun yattığı yerde şimdi terör elebaşları bulunuyor.
PKK’nın siyasi uzantısı HDP kapatılıyor.
Bütün bunlar olurken Projenin internet sitesinde “siyasi muhalifler hapse atılıyor.” Açıklaması yer alıyor. Bugün kimler hapiste? Selahattin Demirtaş, Osman Kavala başta olmak üzere Türkiye’nin birliğine kast etme cüretinde bulunanlar değil mi? Dolayısıyla burada siyasi muhalifler denilerek aslında Amerika’nın Türkiye’deki iki koçbaşı kuvvetlerinden bahsediliyor. Yani PKK ve FETÖ mensuplarından söz ediliyor.

Amerikan Rüyasının Sonu
ABD ve Türkiye arasında ipler koptu! Atlantik sisteminin parçası olanlar da bu durumun farkında, Asya ülkeleri, Amerikan emperyalizmi ile topyekûn mücadele içinde. Türkiye’nin Avrasya’da konumlanışı, ABD’yi de emperyalist kuvvetleri de rahatsız ediyor. Her fırsatta Türkiye hükümetini devirme, Ülkemizdeki milli hareketlerin önünü kesme çağrıları yapılıyor. Cinsel özgürlük maskesiyle Türkiye düşmanlığı, sözde Kürdistan çağrıları adı altında  bölünme propagandaları yapılıyor. Türkiye’de yeniden iktidar belirlemek istemeleri, erken seçim çağrıları, kültürel hegemonya araçlarıyla yıpratma politikaları, ideolojik saldırılar hepsi bir amaca hizmet ediyor. Artık Amerika Türkiye’ye ve Asya öncülerine nereden zarar verebiliriz diye çözümler arıyor.
Türk Demokrasi Projesi Amerika’nın işte bu çırpınışın somut göstergesi, Türkiye’nin bağımsızlığına, birliğine hakim olmak istemek, Türkiye’nin nereden yönetileceği konusunda başrol olmayı hedeflemek bu çırpınışların bir parçasıdır.
ABD Türkiye için dost değil düşman kuvvet, 15 Temmuz 2015’te ki darbe girişiminin ardından bir kez daha gördük ve Amerika’yla şekilde mücadele ettik.
Afrin harekatı, Zeytindalı Harekatı, Fırat Kalkanı bütün bu operasyonlar Atlantik sisteminden kopuşumuzun tohumlarıdır.
Tarihin sarkacı yeniden Asya’ya kayıyor, Türkiye Avrasya’da yükseliyor. Asya’nın kamucu, paylaşımcı, insancıl politikaları üretimde, ekonomide kendini gösterecek.
ABD’den gelen emperyalizm tehdidini doğru saptayarak, üretimden yana ekonomik politikayla ve doğru eylem çizgisi ile yanıt vererek Amerika’nın her alanda gücünü kıracağız, tam Bağımsız Türkiye’yi kuracağız!

Peri Ayhan
TGB Muğla İl Başkan Yardımcısı
Genel Yönetim Kurulu Üyesi

Tarih:
Diğer Haberler